Zehra Kaya
@Zehrakay63
Işıkları kapattım
Bulmak isteyen kendini yaksın. .
Evli İ&Z
10 okur puanı
Ağustos 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Sabitlenmiş gönderi
“Allah’ım, şüphesiz Sen affedicisin, kerem ve ikrâm sahibisin, affetmeyi seversin, beni de affet”
Sakın "bir kadın olarak, bir anne olarak hiç bir şey yapamıyor, bir işe yaramıyorum" demeyin! Hacer gibi çırpınıyorsanız; bir derdin, bir davanın kadını olarak koşuyor, ter döküyorsanız, bilin ki; çorak topraklarda zemzeme ulaşmanıza az kaldı. . .
Siz çırpının, Zemzemi ikram edecek olan Rabbimdir...
İçimizden kadınlarını her türlü şiddetten koruyabilecek, hesap gününden korkan Ebu Bekr, Hamzalar, Ömerler yarat Ya Rabbi!
İçimizden erkeklerine Kavvam "emanetçi" diye bakabilen, korunma altına alındığını hissedebilen ve kadın olmanın zarifliğini, letafetini sürdüren çiçek gibi yetiştirilen Meryem'ler yarat Ya Rabbi!
Ve şuandaki tüm Kavvamlığın hakkını veren, bunca çirkinliğe rağmen Yusuf gibi erkeklerimizi, Meryem olma çabasında olan kadınlarımızı sen muhafaza et, koru Ya Rabbi...
Allahumma âmin.
Okur Takip Önerileri
Yine umutsuz akşamın umutsuz sabahına taşıdım suretinin bende bıraktığı o hoş duyguları.
Hüznüm yine benimleydi. .
Hangi ümmet cihadı terketmişse Allah Teala onların alnına onursuzluk ,haysiyetsizlik damgasını vurmuştur.
Kaybediyor gibi görünsekte Allah’ın bir vaadi var
Sünnetullah’ın mesajı şudur ki;
İnananlar daima galip gelecektir !
Bizler İnsan olma hasebiyle, zaman içerisinde farklı duygular yaşarız... Sevgi, Aşk, Kin, Nefret...
Burdan yola çıkarak, Sevgi konusunda düşündüm ozamanlar...
Sevgi Yüreğe ekilen bir tohumdur madem... Bir muhabbettir... İnsanı azad eden, Özgürleşitiren bir duygu! Belki de bu sevginin gücü birilerini azad edecekti...
Madem sevgi Allah için olunca, özgürlüğe kanaat oluyor...
Onu kalbimizde beslemeliyiz, umud ederek, sevginin sahibine sığınarak, son güne kadar.
Vefa ile... O tohuma gereken tüm bakımı yapmalı, açacağı günü sabırla beklemeliyiz ..
Aşk ile karıştırmamak lazım bu duyguyu... Aşk, ruhsal/psikolojik bir hastalıktır... Aşk; ışk kökünden gelir... Yani türevi "sarmaşık" manasındadır. Saran, sarmalan, insanı bağlayan, tutsak eden sarmaşık...
Yani muhabbet insanı azad ederken, Aşk ise tutuklar, tutkuda sevginin zehirlenmiş halidir...
Dünyevi sevdaları ele aldığımızda, hele Aşk olarak tarif edilen sevdaları.(!) Adı konmamış aşkların, patlamaya hazır bir bomba olduğu gerçeği dikkatlerden kaçmamaktadır...
Allah'la bağlantısı olmayan bu tür kalp fırtınaları, insanı bir tarafa savurabilir, nefis arzularına kaynaklık yapabilir ve insanı her türlü kötülüğün içine atabilir..
Çevremizde çoğu insanın bunalımı da bu fırtınalı duygulardan kaynaklanmaktadır...
Müslümanın ise her hâli cidden güzeldir... Duyguları da güzeldir, güzel olmalı, özel olmalı, özenli olmalı...
youtube.com/shorts/5IDFFPJQ...
Bugün Filistin öylesine yalnız, İsrail öylesine güçlü ki!
Mursi'den sonra yanı başında kendisine çok faydası olmayan, onu hep yalnız bırakan bir Mısır vardı.
Bugün o Sisi’nin Mısır’ı Gazze’yi sadece yalnız bırakan olmadı, bizzat İsrail'in yanında, Gazze'yi satan Mısır’dır artık!
İsrail'e parmak sallayan Türkiye de oyununu oynadı.
Şimdi imza zamanı..
Olup bitenleri bir film seyreder gibi seyrediyor.
İsrail hiç ama hiçbir engelle karşılaşmadığı gibi, arka perdede destek ve teşvik bile görüyor!
Veyl olsun kavmime!
Bu ihanetten beriyiz Rabbim, sen şahid ol!
Kimse olanları siyasi söylemlerle açıklamaya çalışmasın, her şeyi emperyalistlerin oyunu olarak ta göstermesin.
4 aydır İsrail Gazze, Gazze’deki siviller üzerine istediği gibi ölüm yağdırıyor, kana buluyor, şimdi de açlıktan ölüyor ise Gazze, yerin dibine batsın siyasetiniz!
İçimde kelimelerden inşa edilen umutları bir tek sen biliyordun..
Belki de sadece sen bil istedi Rabbim..
Gönül dünyasını açan kadın, hem ne bilsin Kelimelerimden anlayan sen de bırakıp gidecekti..
Kelimeler... En çok beni anlayan kelimeler...
Kırık , mahzun gönülde mahkûm şimdi bazı kelimeler...
Çünkü kelimeler "Kalp" yaşarken;
Dedim ya yoldaş...
Senden sonra biraz ağladılar.
Sonra helva yediler.
Ayakkabıları dizip,
Şekeri elinden alınan çocuk gibi,
başımı okşayıp gittiler.
Bir ev kaldı geride..
Bir enkaz..
Yarım kalan bahçem... Yarım kalmış tesellilerimiz..
Bir ben..
Doldurup içime gizlice.
Seni alıp yürüdüm,
Sonra yeniden taşlarla konuştum sadece...
Anladığım kadarı ile Teksas karışmış, neden karıştığını bilmiyorum ama tek bildiğim, yıllar evvel;
"Suudi Arabistan ile Amerika dünyayı huzur içinde birlikte yönetiyor elhamdülillah. " demişti Suudi Kâbe imam-ı...
Bizim diyanet iş adamları da;
"Günümüzdeki Yahudiler ve Hristiyanların iyi olanları da Cennete gidecekler. Çünkü onların ülkelerin de barış ve huzur var." derken; sanki bugünü beklemiştim. Barış ve huzurun olmadığını gayet iyi biliyordum da, zahiren kör gözlere de bir şeyler görünmeliydi.
E biz tevhide iman etmiş ve teslim olmuşlar olarak bu sahtekârlara inananlara diyoruz ki; Okumaz, araştırmaz, yürek çatlatmaz, baş ağrıtmaz yaşadığınızı din zannederseniz bunlar size daha çoook cici gelir!
Bizim Yalancı din adamları!
Ümmetin yüz karaları!
Çift yüzlü Münafıklar...
Batıyı ve batı Bel'amlarını, Kâbe den yankılanan ses ile halâ dünyanın "sevgi kelebekleri" gibi gösterenlere lanet olsun..
İsmailağa cemaati, yıl başı kutlamalarının haram ve kafire benzeme adeti olduğunu söylüyor.
Hatta bunun davetini yapıyorlar.
Iyi hoş, haklılar tabiki de.
Ancak kendi elemanlarına, türbelere tapınmanın, resulullah (sav) hakkında yalan uydurmanın ve iftira atmanın günah ve şirk olduğunu anlatmıyorlar.
Ha bir de;
Ölülerden yardım istemek ve aracılar edinmek de Mekke müşriklerinin adetiydi bunu da unutmasınlar.
Kısa bir not daha; yıl başı kutlayanlar senede bir defa,
Şu asra belâ sofiler ise yılda 365 gün haram ya da şirk içinde Mekke müşriklerinin adetini uyguluyorlar.
Hâsılı; körler sağırları ağırlıyor.
Aynısınız işte aynı, saklanmayın, sobeleniyorsunuz.