Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Lɛdʒbɛrc

Üç tür tiran vardır...Kimi halk oylamasıyla kimi silah zoruyla kimi veraset yoluyla krallığa sahip olur. (Syf 29) ... Gücünü halktan alanlara gelince, bunlar daha tahammül edilebilir görünürseler de bana kalırsa, herkesin tepesinde böyle yüksek yerlere geldiklerini görür görmez, neyin nesi olduğunu bilmediğim azamet denilen şeyle şımararak yükseldikleri bu yerden bir daha da inmemeyi kafaya koyarlar.
Reklam
İsrailoğulları gibi ortada hiçbir sebep ve baskı yokken kendilerine bir tiran yaratmazlarsa tabii. Bunların tarihini okurken, akabinde başlarına gelen felaketlere sevinecek kadar beni insanlıktan çıkaran bir tiksinti duymaktan kendimi alamıyorum.
Kendi ölümlülüğümüzle yüzleşince önceliklerimizi yeniden belirler, sevdiklerimizle daha derinden iletişime geçer, hayatın güzelliklerini daha çok takdir edip kendimizi gerçekleştirmek için gerekli riskleri almaya daha istekli oluruz.
Sayfa 436 - Irvin D. YalomKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Pazar sabahları zihnime açıkça kazınmış keyifli zamanlardı.
Sayfa 418 - Irvin D. YalomKitabı okudu
Yolun sonunda yorgun bir şekilde dikiliyorum Bitkin alnım defne tacını zor taşıyor Ama yaptıklarımı memnuniyetle görüyorum Başkalarının söylediklerinden yılmadan.
Sayfa 410 - Schopenhauer, Parerga and Paralipomena, cilt 2, s.658 / "Finale"Kitabı okudu
Reklam
...mesut şekilde hayal kuran çocukluk, neşeli gençlik, zahmetli yetişkinlik, kırılgan ve genellikle acınası yaşlılık, son hastalığın işkencesi ve sonunda ölümün acısı.
Sayfa 406Kitabı okudu
Bazı insanlar kendi zincirlerini gevşetemeseler de arkadaşlarını özgürleştirebilirler. Nietzsche
Sayfa 385Kitabı okudu
Çocukların gözlerinde beni sana taşıyacak umudun dalgaları ... Kadim olanlar gençlerin kalbinde yeniden filizlenecek. ... Ölen kalpler ve ruhlar beni sana taşıyacak...
Nerede yön vereceksin bu ihtirasa, boşalan belleğe gereksinim duyarız Bu adalet ve intihar eden tarihle...
Bu sabır nerede verildi sana, bir demet gülün kokusuyla yayılan bu sabır...
Reklam
Uzaklaşırsın... kurak toprağının genişliğinde nakışlı ömrümü unutursun... nasıl olmalıyım? Uzaklaşırsın... uzaklaşırsın... yaklaşır ve denersin inanılan miracın gemisinde yayılan kokunun bolluğunda, denizin deryasıyla suçlu ve suskun...
Seni gözlerimden uzaklaştırırlar vatanında yaşar asil ağaçlar kokusunu serer yüceliğin.
Fedayla geri gelir vatan Menekşelerin büyük sevinci Hanende müjdeyi verir. Yığılı başlar halkı size taşır Meşalelerle Güller ve dostluk ve kalenin Yüksek surları Devrimcilerin meşalesiyle kızarır Ve mücadelenin düzeninden Biriken ve ayaklananla...
Toprak ana mutlulukla anlatır umudunu bütün analara, anlattığı öyküleri gösterir Fırtınaların öykülerini anlatır, tomurcukları rüzgar biçecek
YARANIN ÜSTÜNE YAZILI
Nice zaman oldu yeşil dallar keskin dikenleri örteli Yarıklarında uyudu düşün gülücükleri Nice zaman oldu anne bebeğini kucaklayalı Ulaşılacak yerler açığa çıktı gözler yaşlarını döktü Nice zaman oldu uzun geceler bir yaşam tarzı olalı Uzanılan yastıklar bir güven oldu annenin yanı başında Nice zaman oldu uykuya dalalı ve adayı keşfedeli Evler boşaldı korkulu çığlıklarıyla Tüfeklerin, uyuyan çocukları uyandırdı, irkilir ve bağırırlar... Nice zaman oldu yaşanan vahşet kilitli kapılarımızı kıralı Ormanı sarar önümde durup yolumu kestikleri Kalbime yağacak mermileri bekliyorum Ölen direnişlerle vatanımın kazılı haritasını görüyorum. Nice zaman oldu uzanıp keyif süreli Işıklar geçer Girişimle açığa çıkan.
2.023 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.