Bazen dünya yanmış da senin umrunda olmamış gibi görünür. Oysa umursamak da mecâl iledir ve o mecâl sende yoktur. Anlatmak istersin bazen gönül alemindeki yaşanan depremleri, oysa anlatacak kimse bulamamaktan değil anlayacak insan bulamamaktan yakınırsın etrafına, bu seni haddinden fazla yorar. Yük taşımazsın bekli sırtında ama şunu iyi bilirim ki; yük taşımaktan daha zordur kalbinde birikipte söyleyemediklerin.. "Anlatmak istedikleri çoğalınca, gönül alemine yolculuk yapıp hirasını bulmak istermiş insan." Şu dünyadan sıyrılıp, herkesten uzaklaşıp gitmeyi çok istedin değil mi? Uykuların yarım, nefesin kesik, hayatında yolunda giden şeyler yok denecek kadar az kim bilir. Bazen sığamıyorsun hiçbir yere! Sonra şaşırıyorsun bir kalbe sığanları görünce. Sonra dönüp bakıyorsun kendine; Tereddütlerin, anlam arayışların, kendini tam olarak bulamamış olman, hissettiğin kimsesizlik,fazla ince hesapların. Belki de kendine layık görmediğin için hiç bir yere sığamıyorsun bu dünyada.En çok kendine yaptığın haksızlıklar yüzünden hiçbir güzelliği yakıştıramıyorsun hayatına. Bizim büyük savaşımız bu işte, iyileşmeyi istemiyoruz, kanayacağını bile bile yaralarını kaşıyan insanlarız. Söyleyeceğim şeyler kuyuya düşmüş bir adamın söyleyecekleri kadar ama unutma bir gün seninde o düştüğün kuyuya birisi bir ip uzatacak ve sen kara kışın ardından baharı, o karanlığın ardından yeniden güneşi göreceksin.
Allah'in izniyle.