Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rhododendron

Rhododendron
@_Rhododendron_
Okuyorum, okutuyorum; öğreniyorum, öğretiyorum. Kimseye gülmüyorum, kimseye ağlamıyorum, kimseyi lanetlemiyorum. Herkesi ve her şeyi anlamaya çalışıyorum.
5 okur puanı
Nisan 2020 tarihinde katıldı
232 syf.
·
Puan vermedi
Ebeveynlik Çocuk Oyunu (Değil)
Ebeveynlik Çocuk Oyunu (Değil)Orit Josefi-Wiseman
8.6/10 · 19 okunma
Reklam
"Onlar (ölmüş atalarımız) yaşamdan, bizim aldığımızdan daha azını alıyorlardı ; ama çok da az şey bekliyorlardı ondan ve geleceği biçinlendirmeye, bizim kadar çalışmıyorlardı. Biz, kalıcı bir mutluluk sözü alarak doğduğuna kendini inandırmış o küstah kuşaklardanız. Söz mü? Peki, kim vermiş bu sözü?
Sayfa 52

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Nasıl anlatsam bilmiyorum; yavaş yavaş sizi içine çeken kitaplar da güzeldir ama bir anda duygu seline kapılmanızı sağlayan kitaplar eşsizdir. Bu da öyle bir kitap. "Ağaçlar boyun eğmek zorundadır; kökleri onlara gereklidir; insanlara değildir oysa. Biz ışığı soluruz, gözümüz göklerdedir ve toprağın altına girdiğimizde, çürüyüp gitmek içindir bu. Doğduğumuz toprağın cansuyu, ayaklarımızdan başımıza doğru yükselmez; ayaklar yalnızca yürümeye yarar. Bizim için yalnızca yollar önemlidir. Bize göz diken bizi isteyen onlardır - yoksulluktan zenginliğe ya da başka bir yoksulluğa, kölelikten özgürlüğe ya da kanlı bir ölüme giderken. Ve o zaman tıpkı doğduğumuz gibi, kendi seçmediğimiz bir yolun kıyısında ölüp gideriz. "
Sayfa 9
Elime alıp okumaya başladığım an yakaladı beni. Uzun zamandır bir kitap beni bu kadar çok kendine çekmemişti. "Başka biri olsaydı "kökler" den söz ederdi... Benim sık kullandığım bir sözcük değil bu. "Kök" sözcüğünü sevmem, imgesinden daha da az hoşlanırım. Kökler toprağa gömülür, çamurun içinde kıvrılıp bükülür, karanlıklarda dal budak salar; daha doğumundan başlayarak ağacı tutsak eder ve gözünü korkutarak beslerler : "Özgür kalırsan ölürsün!" "
Sayfa 9
Reklam
Virginia Woolf, Kendine Ait Bir Oda, s.119
"Önemli olan yazmak istediğinizi yazmanızdır; çağlar boyunca mı birkaç saatliğine mi önemi olacağını kimse bilemez. Ama elinde gümüş bir kupa tutan bir okul müdürüne ya da kolunun altında ölçü çubuğuyla bir profesöre saygıdan dolayı hayalinizin başından bir tel saç, renginden bir ton feda etmek, en iğrenç ihanettir, bununla kıyaslandığında, servetin ve iffetin feda edilmesi –ki bir zamanlar insanın başına gelebilecek en büyük felaket denirdi buna– pire ısırığı kadar kalır." Kitabın sonlarına doğru yer alan bu cümleler pek çok duyguyu, anıyı ve düşünceyi harekete geçirdi bende. Feda ettiklerim ve etmeye devam ettiklerim bir yanda dursun. Hala onlara üzülürken, bu feda edişleri durduramadığım için kendime ihanet etmeye devam edişimi fark edişim üzdü beni. "Giden zamanı geri çeviremeyeceğini" ve"artık savaşamayacağını" bilen Virginia Woolf gibi hissediyorum.
Rhododendron

Rhododendron

, bir kitabı yarım bıraktı
İbn Battuta Seyahatnamesi
İbn Battuta Seyahatnamesiİbn Battuta
9/10 · 446 okunma
65 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.