"Acıyor mu?" Diye fısıldadı Hazar'ın yüzünü okşayarak.
"Yokluğun kadar değil," diye fısıldadı çocuk gözlerini kapatmadan önce.
Aklımdan geçen son cümleler hiçbir zaman Hazan'a okuyamadığı "Hoşça Kal" şiiriydi. Sözünü tuttu, şiiri okudu ancak onu öpemedi, öpemedi.
Gözlerini kapattı, koştu müzikten adam, müziğin içinden Tilki'sine koştu...