Her güzellik karşılığında bir bedel ister;
Gündüzden sonra gece gibi
Mutluluk sonrası hüzün...
Seninle var olmak karşılığında sana varlığımı sundum
İbrahim'in duası gibi bir nimet bir ayet kadar sarih
Uzağım kendimden ama
Hayatın dalgalarını da umursayacak yaşta değilim
Benim için anlamsızlık anlamlılık kadar anlamlı
Ve bunun içindir ki hayal ve gerçeklerin
Boyutlarından da ziyade
Odağım derine iniyor
Orada her şeyi görebiliyorum
Bir kılavuza ihtiyacım yok
Yine de yalanlar uyduruyorum inanmak için
Inanmanın yalan olduğunu bile bile
Çiçekler yine açar pek sert geçen bir kışın ardından
Kuşlar yine uçar soluk ve biraz da durgun bir baharda
Çocuklar yine güler insanlığın utandığı yıkıcı bir savaştan, bütün varlıklarını kaybettikten sonra bile.
Hiçbiri bildikleri yoldan vazgeçmedi.
Sadece sen gelmedin, bir daha dönmemek üzere
girdiğin o kapıdan
Senin kalemin kırıldı, benim mürekkebim tükendi
Şimdi ikimiz de yalnızız;
Sen kimsenin olmadığı o yerde,
Ben ise en koyu kalabalıklarda.
Göğsümün kafesine bir ömür boyu hapsolmuş kalbim
Senin yokluğunda selam durmuş geceye yok oluşa inat
Yumulu gözlerini aç ,tut beni ,tut ellerimden özgür bir kuş olayım
Bir kuş olaydım da yorgun bakışlarında anılarımızı tekrar yaşasaydım keşke
Ama sen yoksun , sen uzaktasın , aydınlıkta...
Acı bir gülümseme duyuyorum zamanın yeniden yaratıldığı yerde
Uyumak istiyorum gece olsun
Duygular mütereddit,
İstenilen uzakta çok uzakta
Gecenin karası gözlerinde ,
Dalmak istiyorum mutluluk vakfettığin hayata
Bişnev