Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

bişnev

"İnsan her şeyin ölçüsüdür." demişti Sofist Protagoras
Reklam
Bazen bir tek soruda bin cevaptan daha fazla patlayıcı madde bulunur.
Amaç-Eylem Dürtüsü
Telkin edilen amaç, ilgili kişide gerçekleşme zamanı yaklaşana kadar uyur hâldedir. Sonra uyanır ve eylemi tetikler.
Sayfa 123 - OlimposKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Genelde oldukça kırgın olduğum ve beni rahatsız eden bir olaydaki tek bir anı unutamadığım için, bu vakadaki unutkanlığım şüphesiz karıma duyduğum saygıdan kaynaklanıyordu
Sayfa 106 - OlimposKitabı okudu
İsimlerin Unutulması
Genel olarak, kişi iki temel isim unutma vakası ayrımını yapabilir; adın kendisi hoş olmayan bir şeye temas ettiginde veya bu tür etkilerden etkilenen diğer çağrışımlarla bağlantı kurduğunda. Böylelikle isimler kendiliğinden veya kelimenin hatırlanmasında daha yakın veya daha uzak çağrışımsal ilişkiler nedeniyle bozulabilir.
Sayfa 47 - OlimposKitabı okudu
Reklam
"Biliyor musun Vasilisa, rahibin karısı şehirden çok önemli ha..." derken karısı sözünü kesip, "sus, sus! Anlaşılan yine savaş konseyini toplayıp, Pugaçev meselesi konuşulacak ama bu sefer beni kandıramayacaksın,"
Başıma ne gelirse gelsin ,emin ol,son düşüncem,son duam sen olacaksın!
Pyotr Andreyeviç GrinyovKitabı okudu
Bu labirentte gerçeğin gücü oldukça baskındır. Fakat her şey de gerçek değildir.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
Okumak iyidir. Fakat okuyup bitirdiğinde, yürümeye başlama zamanı gelmiştir artık.
Bu labirentte en büyük güç, gerçektir. Buna bir de inanç eklendiğinde, şekli ne kadar bozulursa bozulsun kolay kolay yıkılmaz. Fakat her şey de gerçek değildir.
Her şey varmış gibi görünür, aslında hiçbir şey yoktur.
Ne doğan güne hükmün geçer ne halden anlayan bulunur
Sayfa 282 - İsa(Cahit Sıtkı Tarancı)Kitabı okudu
Narsisizm Epidemisinin Gelişimi
1970'lerde kendini şımartma ve benmerkezcilik, bir huzursuzluk hissi olarak şaha kalktı. 1980'ler ve sonrasında bu yeni değerler etkilerini göstermeye başlayınca, '70'li yılların huzursuzluğu geçti ve yerini daha dışa dönük, sığ ve maddeci bir narsisizm formuna bıraktı. Kültür, sonunda toplumsal inançların ve davranışların yeni bir kendine hayranlık eğilimine uyacak şekilde değiştiği, kendini yenileyebilen bir döngüye girdi. Anne babalar çocuklarını, kendilerini bir şey sanacak şekilde yetiştirmeye başladılar. Eğitim uygulamaları kendine hayranlığı ve kendini ifadeyi vurgulamaya başladı.
250 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.