İremnur Aydın

İremnur Aydın
@_iremnur
İstanbul
13 reader point
Joined on September 2019
560 syf.
·
Not rated
Herkesin okuması ve notlar çıkarması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kastın, insanların din adına koyduğu sınırların ve grupların kendi içlerinde dahi koyduğu sınırların toplumu ne kadar yaraladığını okurken anlıyorsunuz. Hindistan dışında görebildiğimiz olaylar-bu kadar katı olmasa da- karşısına çıkıyor. (Bunu mezhepçilik açısından da toplumumuzun gizli olarak koyduğu sınırlara da bakarak fark edebilirsiniz diye düşünüyorum.) Hindistan’ın bu gibi nedenlerle ayaklanamadığının farkında olan Gora, bunu çözmek için çabalıyor. Gora ve Binoy’ un bu normları ortaya çıkışının ve nedenlerini açıklamasını, yer yer sorgulamalarını okuyacaksınız. Ve olaylar sizi o kadar içinize çekicek ki o kadar derin tartışmalara rağmen kitabı bırakamayacaksınız. Hindistanı ve o dönemdeki olayları, insanları anlamak için okumalısınız. Hatta, bu kitap sizi Hindistan hakkında biraz araştırma yapmaya itebilir. Not: Haran ve Harimohini gibi karakterler... Günlük yaşam zaten yeterince insanı yoruluyor biraz insanları rahat bırakın.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Bilge Kültür Sanat · 2012733 okunma
Reklam
288 syf.
6/10 puan verdi
·
Liked
Öncelikle kitabı çeyreğini okurken bırakırsanız kitabı anlayamazsınız. Sıkılırsanız eğer bazı yerleri göz ucuyla geçin derim. Özellikle avukat ve Ömer kısımlarına kadar gelip buraları okumalısınız, bu kısımlardan sonra bırakıp bırakmamak bu noktada size kalmış.... Kitap denildiği gibi Almanya’ya göç eden bir ailenin kızı olan Hanne’nin kendini arayışını konu ediyor. Önceden başından geçen olayları size hemen “bu olayları yaşamıştım ondan dolayı...” diye vermiyor. Hanne’nin kafasında sürekli eski hatıralar dönüyor. Ona söylenilen bir sözden, yakaladığı bir cümleden eski bir olaya gidip geliyor aralarda. Açıkcası kitabın ilk 60-70 sayfasını çok ama çok zorlanarak okudum. Yazar Hanne karakterinin yaşadığı o durumu anlatmak için aynı anlam içeren farklı cümleler kurup(aynı cümleler dahi olabilir) uzatınca işin tadı kaçmıştı biraz. İç sesim hep “Kısa cümlelerle de bu duygular bize geçebilirdi” diyip durdu.-Bu ses aslında kitabı sevdiğimden bir annenin yakınması gibiydi diyeyim :)- İyi ki Hanne neler yaşamış diye merak ettiğimden devamını getirdim. Sonrasında da kitabı elimden bırakmadım diyebilirim. Aklım hala göz yaşımın aktığı yerlerde olacak... Hikayenin sonunun böyle bırakılmasını ayrıca çok sevdim. ~ Eve gel
Hanne
HanneBahadır Yenişehirlioğlu · Timaş Yayınları · 20201,375 okunma