#spoiler #
Bu kitabi alma sebebin başroldeki şahsiyet değil arka kapaktaki ikinci dünya savaşı ve nazi baglantisiydi...az cok bilirsiniz ki kötü adamlara olan merak ve sevgi den dolayı "hitler"in de içinde bulunduğu elime ne geçerse.okumak isteyenlerdenim ..kitap tam bir macera romanı bol atlamalı-ziplamalı hatta timsahlı -anakondalı (yağmur ormanlarında geçtiği için ) biraz abartılı olsada (her sayfada başlarına bir bela geliyor ) bu türü sevenler için sıkılmadan okuyabilecekleri bir auction man kitabı :) aslında yorum yazmayacak olduğum bir hafif roman ..yanlız şöyle bir etkileşimi tetikledigi için es geçemeyeceğim ...kitapta bahsedilen uçak içindeki gizli belgeler ya da silahlar bölümüne sinyal yakarken uzun zaman önce aldığım "hitlerin yükselişinin ardındaki sır "kitabı aklıma geldi ve iki kitabi aynı anda okudum ..bir yandan gerçek dokümanlar bir yandan kurgu hikaye bir arada ilerleyince muthis bir keyif aldım ....
En uydurma romanlar bile sizi bir araştırma cı konumuna sokabilir ..o sebeple kitap adına ne bulursanız okuyun ..burun bükmeden :)
...iyi geceler :))
Hz. İnsan, Dücane Cündioğlu'nun denemelerinden oluşan bir kitap. Kitap hakkında çok fazla olumlu yorum okudum. Ancak genelin aksine, kitabı okuduktan sonra yorumları biraz abartılı buldum. Öncelikle, kitapta çok fazla Osmanlıca terim ve sözcük bulunuyor. Bu sözcüklerin anlamlarının bir kısmını bağlamdan çıkartabilmek mümkün. Ancak pek çoğunun anlamını bilemediğimiz için bazı paragraflar havada kalıyor. Yazar sanırım kuru bir okuma yerine, okuyucudan bu sözcükleri ve kavramları daha derinlemesine araştırmasını istemiş. Bunun yanında, kitabın adı Hz. İnsan olsa da pek çok denemede insan yerine daha çok sözcük ve kavramlar ele alınmış. Bir yerden sonra yarı felsefi yarı tasavvufi bir sözlük okuyor gibi hissettim kendimi... Bir de ortalama 3 sayfa olan denemelerin ilk 2 veya 2,5 sayfası giriş faslında ilerliyor. Kalan yarım sayfada da kimi zaman sonuca gidilmiyor, kimi zamansa bana göre aceleye getirilmiş bir şekilde konu bağlanmaya çalışılıyor. Bu yüzden denemelerin ne tam olarak içine girebiliyorsunuz, ne de tam olarak içinden çıkabiliyorsunuz. Olumlu tarafı ise, her kitapta olduğu gibi bu kitapta da kendime göre bazı bilgi ve izlenimler edindim... Nihayetinde, önemli olan da budur kanımca... her kitaptan birkaç damla da olsa beslenebilmek... Keyifli okumalar...
Celil Oker'in dedektif Remzi Ünal serisini ağır ağır okuyorum. Polisiyeye duyduğum sevgi ve bir yandan da hep benzer ve yavan şeyler okuyor olmanın getirdiği bir bıkkınlıkla okuyorum, diyebilirim. Psikolojik gerilim eserlerinin hep birbirini andıran, benzerliğin ötesine dahi geçebilen bir tarzı var, sanki kurgu dünyasının çok bilindik, çok benzer
Ünlü Yazarlarca Pek Sevilmeyen 14 Klasik;
Günaydın Sevgili 1k Okurları, çayınızı kahvenizi hazırlayın... Sizler için güzel bir yazı buldum. Kayıprıhtım'a teşekkürlerimle... Yazı ile ilgili fikrinizi yoruma bırakmayı unutmayın. Okuyunca anlarsınız. :))
*
~Ünlü Yazarlarca Pek Sevilmeyen 14 Klasik ~
Dünya edebiyatının mihenk taşları olan klasik eserleri sevmeyenimiz var mıdır,
Küfürün, alkolün ki genelde rakının ve sigaranın fazlasıyla ön planda tutulduğu; yalnızlık, bunalım ve isyankâr bir anlatıma sahip bir kitap.
Öncelikle belirtmeliyim ki çocuklarınıza okutmayın. Yaş belirtmem gerekirse ergenlik zamanında çocukların okuması onlarda küfür,sigara ve alkolü ciddi derecede heves ettirip, sevdirecek diyebilirim. Çünkü neredeyse her sayfada küfür var. Her şeyi küfürle birlikte ifade ediyor. Belki küfürü azlatsaydı bir tık daha başarılı olabilirdi benim gözümde.
Bu kitabın size katabileceği hiçbir yok açıkçası. Belli bir yerden sonra sık sık tekrarlanıyor. Bir kaç ufak tefek güzel yerler olsa da bu sönüp gidiyor. Okurken bunalabilirsiniz.
Gelelim "Bu kitaba kitaplığımda yer ayırıp para verilir mi? Bu kitaba zaman ayrılır mı?" sorularını yanıtlamaya.
Kesinlikle para ve zaman ayrılmayacak bir kitap diyebilirim. Bunu elbette kişisel yorum olarak algılayın. Kişiden kişiye göre değişebilir yorumlar. Fakat yukarıda da bahsettiğim gibi, küfürün bu kadar abartılı kullanılıp, bir yerden sonra dilinizin varmayacağı küfürleri okumanız bende hiç olumlu izlenim bırakmadı.
Kısacası, fazla ergence duygular ile yazılmış kitap. Ve herkes yazar olmamalı.
Not: Elimde bu yazarın 'Başlayan Her Şey Biter' adlı diğer kitabı var. İki kitabı birlikte arkadaşımdan ödünç almıştım. Arkadaşımın ısrarı üzerine diğerini de okumak zorundayım, umarım aynı karşılığı almam.
Kitap hakkında bu sitede olumsuz çok yorum olsa da kitabı okumak istediğim için okudum. Bazı yorumlara hak verdim, bazılarını ise abartılı buldum.
Şöyle ki, kitabın bize vermek istediği dersler aslında hemen hemen hepimizin bildiği ama uygulamadığımız şeyler. Zamanı planlamak, iyilik yapmak, disiplinli olmak VS... Bunları çok duyduk ve biliyoruz ama uygulamak için çok azımız sarfediyoruz. Kitap, bu değerleri bir kez daha hatırlatmış bize.
Sevmediğim kısmı ise diyaloglar. Kitap, düz olarak yapmamız gerekenleri anlatsaydı belki sıkıcı olurdu ama en azından yapmacık diyaloglarla değerini düşürmemiş olurdu. Doğallıktan çok uzaktı diyaloglar ve bariz olarak sırıtıyordu. Bu yüzden bu diyaloglar olmasaydı ta diye kitap boyu çok söylenmişimdir kendi kendime.
Tavsiye edip etmemek konusunda karar veremiyorum ama bir şeyi okumak istiyorsanız, okuyun. Onun bunun düşüncesi için değil, kendi isteğiniz için. Ben bu incelemeyi kararsızlar için buraya bırakıyorum.
