Şimdi derin bir nefes alın ve onu narin ellerin ne mücevherler tuttuğunu ve yine o yorgun ellerin bıraktığı iplerin hangi yabanların ellerine geçtiğini düşüne durun.
Mustafa Armağan araştırmacı gazeteci ve yazar. Tarih konularında yazarken fazlasıyla taraflı davrandığını düşünüyorum. Ayrıca son zamanlarda yükselişe geçen bazı siyasi rüzgarlardan etkilendiğini veya o rüzgara göre yönünü belirlediğini düşünüyorum. Tarih, bir bilimdir. Her bilim gibi metotları vardır, kendine has ilkelerle incelenmelidir.
Eleştiri yanında şunları da söylemekte fayda olduğu kanaatindeyim: Resmi tarihin anlattıklarının dışına çıkılarak tarihi olayların anlatılması, gerçeğin ne olduğuna dair sorgulamalarımızı arttırdı. Bu nedenle kitabın içindeki doğrulardan ziyade, oluşturduğu etki bakımından eseri daha faydalı buluyorum.
Abdülhamid'siz bir yüz yıl yaşadık. Onun yokluğunda bir imparatorluğun un ufak oluşuna ve o enkazın içinden 'küçük Osmanlı' diyebileceğimiz Misak-ı Milli fikrinin doğuşuna tanık olduk. Şimdi toparlanıyoruz ve yeniden küresel bir aktör olma yolundayız. Artık ufuklara bakarken kendimizden daha eminiz. Bu açılımlar döneminde bir tarih açılımı, dolayısıyla Abdülhamid açılımı kaçınılmaz.
Mustafa Armağan Abdülhamid'in Kurtlarla Dansı 2'de yine özgün belge ve bilgilere dayanarak Sultan Abdülhamid'in bugüne kadar anlatılmayan yönlerini okurlarına sunuyor.
Türkiye'ye eğitimde altın çağ yaşatan, Küba'ya ajan gönderen, Singapur'a cami yaptıran, Sri Lanka'ya okul açtıran, New York'taki Webb'den Londra'daki Quilliam'a özel görevler veren, Belarusya'nın ıssız köylerinde adı hala camilerde anılan bir Abdülhamid bu... Her sayfasında şaşıracağınız bir kitap...
Onu sessiz görüp başa gelmesini isteyenler sonradan Abdülhamit hanın nasıl biri olduğunu anlamaları bence en güzeli o ve 30 sene kurtlarla nasıl uğraştığını anlıyoruz.İnsana değer veren bir insanın kızıl sultan, cani gibi gösterilmesi yolunda ne kadar doğru olduğunu gösteriyor bence.Ona bu sıfatları layık görenler bence ondan çok şeyler öğrenecektir ki zaten sonradan ne kadar haklı olduğu onun yokluğunda ortaya çıkmıştır.Ama elden ne gelir.