"Bana güveniyor musun?"
"Evet."
"Öyleyse bunu yapabileceğimize de güven, her şeyi çözecek zamanımız var ama bu arada bir yol bulacağıma inan. Hepimiz için."
"Niye bunu yapmak istiyorsun?"
Parmağını saç örgüm boyunca gezdirdi, ta kırmızı ipek kurdelenin ucuna kadar. "Seni saçın açık ve yüzüne güneş vururken görmek istiyorum."
"Bir erdem kızını öldürdün mü hiç?"
"Neredeyse ama öldürmediğime memnunum."
"Gece Yarısı senin beni sevdiğini söyledi."
"Sevgi mi? Nasıl? Ben bir iblisim ve bir kabusum; her bahar ölüyorum ve sonsuza kadar yaşayacağım. Ama evet," dedi Morozko bitkin bir biçimde. "Seni gücümün yettiği kadar sevdim. Artık gider misin? Yaşar mısın?"
Okur Takip Önerileri
"Ne baktığın değil, ne gördüğün önemlidir."
"Kendime yalnızlıktan daha iyi bir dost bulamadım."
"Olmadığınız bir şeyi olmayı hedeflerseniz, başarısızlığa mahkumsunuz. Kendiniz olmayı hedefleyin. Kendiniz gibi bakmayı, davranmayı ve düşünmeyi hedefleyin. Kendinize en sadık versiyonunuz olmayı hedefleyin. Kendiniz olma haline kucak açın. Kendinizi onaylayın. Sevin. Bunun için çok çalışın. İnsanlar sizi küçümsediğinde ve sizinle alay ettiğinde, onlara kulak asmayın."
"İnsanlar şehir gibiydi. Bazı kötü yönleri var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, birkaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanır kılan şey iyi yönleriydi."
"Aşktan korkmak yaşamdan korkmaktır ve yaşamdan korkan herkes dörtte üç ölmüş demektir."
"Yazarlar, kitap okuyan insanları gördüğünde mutlu olurlar. Umut verici. İnsanların cümlelerdeki gizli kapıları keşfetmesi kadar güzel bir an yok. Dünyadan bir an olsun kopabiliyorsa bir kitap, benim için başarılıdır."
"Alınyazısında asılmak olanlar asla boğulmazlar."
"Hayatta her şey tehlikelidir; masanın başına oturmak ya da başına şapkayı geçirmek de pek tehlikeli olabilir. Üstelik olacak şeyleri olmuş gibi düşünmeli ve şimdiyi gelecekte görmeliyiz çünkü gelecek, biraz daha uzak bir "şimdi"den başka bir şey değildir."
"Kaz," diye sordu Inej ansızın. "Neden karga?"
"Neden karga ve kadeh mi? Herhalde kargalar leşcil olduklarındandır. Artıkları toplarlar."
"Döküntüler dövmesini kastetmedim. O, çetenin geçmişi kadar eski. Neden onu benimsedin? Bastonun. Karga Kulübü. Yeni bir sembol seçebilir, yeni bir efsane yaratabilirdin."
"Kargalar insanların yüzlerini hatırlarlar. Onları besleyen, onlara iyilik yapan insanları hatırlarlar. Ve onlara kötülük yapan insanları."
Inej durup sislerin dalları sarmasını izledi. "Bacaklarımı kıracaktı," dedi. " Bir daha asla iyileşmeyecek şekilde tokmakla onları parçalayacaktı."
"Van Eck'i keseceğim." dedi Kaz sessizce. "Dikilerek kapatılamayacak, asla atlatamayacağı bir yara açacağım. İyileşmeyen türden bir yara."
"Senin aldığın türden mi?"
"Evet." Bir sözdü bu. Bir itiraf.
"Gelip gelmeyeceğini bilmiyordum."
"Sen ekibin parçasısın Inej. Kendimizden birini adi bir tüccarın insafına bırakmayız."
Inej ona döndüğünde gözleri öfkeden parlıyordu. "Bacaklarımı kıracaktı. O zamanda gelir miydin benim için Kaz? Duvara tırmanamasam ya da üzerinde yürüyemesem? Artık Hayalet olmasam?"
"Senin için gelirdim. Yürüyemeseydim bile sürünerek gelirdim, ne kadar yaralı olursak olalım birlikte savaşarak çıkardık. Bıçaklar çekili, ateş ederek. Çünkü biz böyleyiz."
Kaz ağırlığını bastonuna verdi. "Pekka Rollins'in bize verdiği paraları ne yaptığımı merak edeniniz oldu mu hiç?
Inej'in midesi kasıldı. "Pekka Rollins'ten borç mu aldın?"
"Rollins'ten asla borç almam ben. Ona Beşinci Liman ve Karga Kulübü'ndeki hisselerimi sattım."
"Kaz..."
"O paralarla ne alındı sizce?" diye tekrarladı.
"Silah?" diye sordu Jesper.
"Gemi?" diye merak etti Inej.
"Bomba?" diye fikrini belirtti Wylan.
"Siyasilere rüşvet?" dedi Nina. Hepsi Mattihias'a baktılar. "İşte tam bu noktada bize ne kadar rezil olduğumuzu söylemen gerekiyor." diye fısıldadı.
Mattihias omuz silkti. "Hepsi akla yakın seçimlere benziyor."
Nina kaşlarını çattı. "Neden saç yapmayı bildiğimi düşünüyorsun?"
"Çünkü saçların hep çok güzel görünüyor."
"Dur biraz," dedi Jesper. "Matthias itlifat mı etti?" Mattihias'a baktı. "Bunun Mattihias'ın yerine geçmiş bir sahtekar olmadığını nereden bileceğiz?"