Arabistan konjektürünü okuduğumuzda karşımıza çıkan tablo kitabımızın ifadesiyle şudur: Muhalefetin tamamen bastırıldığı, alternatif olabilecek isimlerin susturulduğu, dini kurumların ve şahsiyetlerin devletin emrine amade kılındığı, toplumda siyasetten bağımsız hiçbir dini yorum ve yönelişe müsaade edilmeyen, dışarıya son derece açık, İslami kuralların 'gelenek' düzeyinde yaşamasına izin verilen, ekonomiye kaynak yaratma adına ülkenin bütün değerlerinin pazarlık masasına sürülebildiği.. bir düzlem. Yıllar yılı politika ve istikamet değiştire değiştire bugünlere gelen bu coğrafyadaki en acı örneklerin başında ise Suudiler geliyor. Ve şöyle ki vaktiyle Seyyid Kutub için gıyabi cenaze namazlarının kılındığı Suudi Arabistan, İhvan'ın iktidardan düşürülme sürecini finanse ve koordine eden bir çizgiye kaydı. Baş döndürücü değişimlerle savrulan Arabistan ülkeleri İslam'ı kabuğundan çıkarıp savunmasız kıldıktan sonra ise arkalarına yaslanıp sanırım bölgenin nasıl bir kaosa sürükleneceğini izlemekten keyif alacaklarını zannediyorum.