Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
♾️ İnsanlık Laboratuvarı Anadolu Dur ve yeter artık demenin vakti geldi. Yaşadığımız tüm zulmün adresi emperyalizmin kendisi ve yerli işbirlikçileridir. Kişiler ve olaylar üzerinden hamaset edebiyatı yapmadan gerçekleri farklı bir bakış açısıyla yazacağım. 23 Nisan 1920 tarihinin 102. yıl dönümünde egemenliğin ne anlama geldiğini idrak
İnsan politik bir hayvandır.
"İnsan politik bir hayvandır" Antik Yunan düşünürü Aristotales bu sözüyle insanı politik bir hayvan "zôion politikón" "political animal" olarak tanımlamıştır. Acaba gerçekten politik miyiz? Ya da hayvan mıyız? Ya da milat öncesi Antik Yunan polis şehir devletlerinde yaşayan insanlar (hayvanlar) mı politik? Veyahut
Reklam
Alıntılardan Seçmeler _Yüzyılın en korkunç despotu II. Abdülhamid, çağ dışı imparatorluğun sultanıdır. Bu despot, bütün tebaası üzerinde yaşam ve ölüm yetkisini tek başına elinde tutmakta, zindanlarda Türk aydınlarını boğdurtmakta, bir kısım azınlıklarla birlikte kendi öz oğullarını da acımadan öldürmekte, hareminde de binlerce kadını kendi keyfi
Bizi yargıladığınız bu yerde çok yakında siz yargılanacaksınız!
Her birey bu kader vaktinde elinden geldiğince kendini savunmalı… Ve insanlığın kırbacına, faşizme ve mutlakiyetçi devleti andıran her türlü sisteme karşı mücadele etmelidir. 18 Şubat 1943 sabahı “Beyaz Gül” imzalı el ilanları Münih Üniversitesi’nin bahçesini kaplar. Bildirinin bir bölümünde yukarıda alıntı yaptığım sözler varken; geri kalanında
Dindar kimlikli siyaset; parti kurup dindar kimlikle devletin idaresine talip olan ve dinî değerleri siyasette kullanan güçlerin siyasetidir. Halbuki devlet idaresi bir sanattır. Sanatta dindarlık değil maharet/beceri asıldır. Kemalizm ise; İçinde demokrasi, insan hak ve hürriyetleri, adalet, halkın iradesini yansıtan bir meclis olmayan, tek
134 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.