Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Adem

Adem
@ad3mkaraca
Sıkı Okur
𝖠𝖽 𝖺𝗌𝗍𝗋𝖺 𝗉𝖾𝗋 𝖺𝗌𝗉𝖾𝗋𝖺.
‟Arzular güçlüdür ve onlarla yüzleşmek zordur. Ama yüzleşmeyen insan da kendini tanımamış olur. Kendi zihninin herhangi bir parçasını reddedenler, bir parçası eksik kişiler olarak kalırlar.*” * Çevirmenin Önsözü
Sayfa 9 - İthaki Yayınları | 1. Basım
Reklam
‟⟮…⟯ Bir yandan çıplak gözle yapılan amatör gözlemler ve gökyüzünü tanıma çabası, diğer yandan ileri seviye araştırmalar, yüksek teknoloji kullanımı ve gerçekleştirilen çok önemli gök bilimi keşifleri. Sürdürülebilirlik üzerindeki negatif alana her disiplin gibi gök bilimi de ekleme yapıyor. ⟮…⟯”
Sayfa 84 - TÜBİTAK | Ocak 2024 | 674. SayıKitabı okudu
‟⟮…⟯ Tanrı'nın adı her anıldığında; Tanrı fikri insanların kalplerini huşuyla doldurmalıdır. Tanrı'nın adı nadiren anılmalı ama asla hafife alınmamalıdır. Çocuk, hayatın ve tüm dünyanın hakimi, dahası insanları gözeten bir yargıç olan Tanrı'ya saygı duyması gerektiğini bilmelidir. Newton'ın Tanrı'nın adını, duraksayıp üzerinde derinlemesine düşünmeden asla telaffuz etmediği söylenir.”
Sayfa 142 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
‟⟮…⟯ İnsanlar ilahi yasaları nasıl uygulayacaklarını düşünmeden; dahası onun gücünü, bilgeliğini ve birçok niteliğini bilmeden araştırmadan; Tanrı'yı överek, onun gücüne ve bilgeliğine saygı göstererek kulluk eder. Okunan ilahiler bu tür insanlar için sadece bir afyondur.”
Sayfa 141 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ doğruluk ve vicdan olmadan din, sadece batıl inançtır. ⟮…⟯”
Sayfa 141 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
Reklam
‟⟮…⟯ Sadece teoloji zeminine kurulmuş bir din asla ahlak içeremez. ⟮…⟯”
Sayfa 140 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ Yaramazlık yaptığı için bir çocuğu cezalandırır ve iyi olduğu için ödüllendirirseniz, sonrasında sadece ödül için iyilik yapacaktır ve dış dünyayla karşılaştığında, iyiliğin her zaman ödüllendirilmediğini, kötülüğün de her zaman cezalandırılmadığını gördüğünde; hayatta sadece işini nasıl götüreceğini düşünen ve kendi menfaatlerine göre iyilik veya kötülük yapan bir insana dönüşecektir.”
Sayfa 105 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ Kendi kendimize öğrendiğimiz şeyleri daha iyi hatırlarız. Ancak bunu yapabilen çok az insan vardır. Onlar kendi kendini eğitmiş kişiler olarak bilinir.”
Sayfa 100 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ Çocuğun çok soru sorma alışkanlığının eğitilmesi gerekir ama 'Bu ne işe yarar?' veya 'Bunun ne faydası var?' gibi soruları cevaplanmalıdır. Eğitim zorlayıcı olmalıdır fakat çocuğu köleleştirmemelidir.”
Sayfa 91 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ Birbirimize can sıkıntısı olmamalıyız; dünya hepimize yetecek kadar geniş.”
Sayfa 84 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
Reklam
‟⟮…⟯ Ebeveynlerin, çocuklarını dövdükten sonra dönüp onların ellerini öpmesini beklemesi çok gariptir. Bu şekilde çocuğa ikiyüzlülüğü ve yalan söylemeyi öğretmiş oluruz. Dayak yediği için hiçbir şükran duygusu beslemeyeceğine göre; çocuğun kendisini cezalandıran elleri hangi duyguyla öptüğünü tahmin etmek zor değildir. ⟮…⟯”
Sayfa 67 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ Şımarıklık, çocuk her istediğini ağlayarak elde etmeye çalıştığında başlar. Bunu sonradan düzeltmek epey zordur. Çocuğun ağlamasını veya bizi kaygılandırmasını engellerken; çocuk üzüntüsünü içinde tutar ve öfkesini bastırır. Bu şekilde çocuk ikiyüzlülüğe alışır. ⟮…⟯”
Sayfa 67 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟Sert bir yatak, yumuşak bir yataktan çok daha sağlıklıdır ve genel olarak sıkı bir eğitim, bedenin kuvvetlenmesine de çok yardımcı olur. Sıkı eğitimden kasıt, çocuğun keyfine göre hareket etmesini engellemeye çalışmaktır. ⟮…⟯”
Sayfa 65 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟⟮…⟯ Bir insan ne kadar çok alışkanlık kazanırsa, o kadar çok özgürlüğünden feragat eder. Bu durum hayvanlar için de geçerlidir. Yaşamın ilk yıllarında edinilen alışkanlıklar, ileriki yaşamda mutlaka izler bırakır. Bu yüzden çocukların herhangi bir alışkanlık oluşturması engellenmelidir.”
Sayfa 63 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
‟Aslında biz kendi rahatımız için bebeği mumya gibi kundaklar; böylece kolu bacağı kırılmasın, burkulmasın diye onu sürekli takip etmek zorunda kalmayız. Fakat bazen kundaklandıkları için kemikleri zarar gören birçok bebekle karşılaşırız. Kundaklanan bebek huzursuz olur, kol ve bacaklarını hiç kullanamayacağını düşünerek umutsuzluğa kapılır. Sonra da insanlar, bebeğe ağlamasını kesmesini istediklerinde susacağını zanneder. Yetişkin bir insanın aynı muameleye maruz kaldığının düşünün; o da ağlamayacak ya da umutsuzluğa düşmeyecek midir?”
Sayfa 58 - Kapı Yayınları | 1. BasımKitabı okudu
343 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.