Zihinsel sağlık alanında çalışmalar yapan kişilerin, sıklıkla zihinsel rahatsızlıkların genel olarak topluma maliyetinin yüksek olduğuna değindiğine dikkat çeken büyükbabam ve babam şunu soruyordu: Peki ama zihinsel sağlıklılığın maliyeti nedir? Bu o kadar alışılmadık bir soruydu ki, iki cümle sonra, okuyucuya sorunun bir şaka olmadığını söyleme ihtiyacı duymuşlardı.
George Williams'daki adamlar için şunları söylüyorlardı:
"Zorlantılı karakter ve esnek olmamak, odaklı ve sınırlı ilgi alanları, konforu sürdürmek için aktivite kullanımı, yaratıcılık, hayalcilik ve içedönüklük eksikliği, istikrar ve zihinsel sağlığa sahip olmak için ödemek zorunda olduğumuz bedeller midir?"
Sevmeyi en güzel şekilde becerebilen kadınların sevgisini nefrete dönüştüren adamlar vardır. Sevdiği adam için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan kadın, intikamını her seferinde kendi saçlarından almıştır. Zaten her aşkın sonunda, olan kadının saçlarına olur.
Yazarlığın üç zorluğu vardır; yayınlamaya değer herhangi bir şey yazmak, onu yayınlayacak dürüst adamlar bulmak ve mantıklı adamların onu okumasını sağlamak.
Mızmız dırdırcı insanları hiç sevmem; bu adamlar yaşamanın sevinçlerine yan çizer, dertlerine can atar; dertlerle kaynaşırlar ; pürtüklü, pürüzlü yerlere abanır; orada rahat ederler ya da sülükler gibi kara kan içer, kanla beslenirler.
" Kafasından geçene güldü. Duraktakiler dönüp baktılar. Kadının biri kaşlarını çattı. Sokakta kendi kendine sesli gülünemeyeceğini bilmeyen yoktu. "Ne adamlar be. Güldüysem güldüm, size ne?"
Bu adamlar Türkiye Cumhuriyeti değil Deniz Cumhuriyeti uyrukluydular. Sınırları belirsiz ama yasaları kesinkes belli bir cumhuriyetti bu ve bayraklarını dalgalandıracak rüzgar bulmakta hiçbir zaman sıkıntı çekmezlerdi.