Ey haksızlığın ve yalanların düşmanı aklım
Ve ey kalbimdeki sonsuz aşk
İkinize güveniyorum.
En ulu ağaç, en yükseklere uzanan ve köklerini en derinlere, hatta kötülüğün içine salan ağaçtır; ama o ne yukarı yükseliyor ne de aşağılara zorluyor.
Sayfa 210
Bulut bulut olduğunu biliyor mu acaba? Ya ağaç ve taş onlar biliyorlar mı bulutu? Onlar kendilerinin bile ne olduklarını bilmiyorlar ve yapayalnızlar.
kaç yaşında olduğunu anlamak için kesilir mi bir ağaç? bir dalgıç nasıl siler gözyaşlarını?
“Güçlü rüzgârlar, kökü derinlerde olan ağaçları sallar, sarsar; fakat deviremez. Ağaç için bir iyilik yapmamız istense ya da ona gelecek zararları önlememiz gerekse, yapılacak şey güçlü fırtınaları engellemek yahut ağacı koruma altına almak değildir.
O ağacın derinlere kök salabilmesine ve güçlü olmasına zemin hazırlamaktır.”
Sayfa 338Kitabı okudu
ÖLDÜREMEDİKLERİNİ GÖMME
Nasıl ağlayasın var; inan senden iyi bilirim, Tutma gözyaşlarını, bırak özgürce aksınlar.
Dünyada ne kime kaldı ki?
Gözünde kurusun o sıcacık yaşlar.
Bastırma sakın duygularını, gömme kalbine Bir tek ölüler canlanıp gelemez bugüne. Unutma, tohum da gömülür,
Ama geri döner ağaç olarak ömrüne.
O yüzden, içinde öldüremediklerini,
Sakın gömme gönlüne.
-...Dünyada en çok sevdiğim ağaç servidir ve en beğendiğim manzara da kabristanların loş, sessiz ve insana dünya ile ahiret arasındaymış gibi bir his veren manzarasıdır.
Ve kendini ağaç sanar düşüncesinde kadın.
Rüzgar kucaklayıp örer taze damarlarını,
Kaldırır onu göklere, uçarı maviliğe,
Ellerinin ateşini boğup gün ışığında.
Hiç anısı yok kadının, korkusu, umudu yok
Ayaklarındaki ottan ve gölgelerden öte
Hart Crane
İçinden çıkılmaz kaotik bir durum karşısında, hep bundan kurtulmak için yüzyıllar gerek, diye düşünülür. Ama birdenbire bir adam ortaya çıkar ve ölüme mahkum olduğu düşünülen ağaç sanki sihirli bir değnek değmiş gibi yeşillenir, yaprakları biter, meyve verir, dibine gölgesi düşer yeniden.
Hem içimizde hem dışımızda her şeyin kendisi olandır .
Etrafımızda gördüğümüz ağaç , çiçeğin kokusu , aynı anda gökyüzünde uçan bir kuş ve yanımızdan geçen bir esinti, gökyüzü, güneş, bulut, dağ , ay , bilinen ve hatta bilinmeyen her şey yazılmış yazılımlar, işleyen algoritmalardır yani ayetlerdir.
