Bilinmeyen Sular yazarın okuduğum ilk kitabıydı hatta neredeyse çok uzun zamandır okuduğum ilk öykü kitabıydı diyebilirim. Uzun süredir okuma listemde olan bu kitabı okuyarak tekrar öykü türünde okuma yapmaya başlamayı umut ediyorum.
Kitapta yer alan öykülerden genel hatlarıyla bahsedecek olursam kesinlike her hikayenin bize birbirinden farklı ancak her biri kendi içinde eşsiz ve kendi ruhsal karmaşa ve buhranlarını çözmeye çalışan karakter hikayelerini anlattığını söyleyebilirim. Toplamda 10 hikayeden oluşan kitap rahatlıkla tek oturuşta da bitirilebilir, ancak ben hikayeleri sindirmek için ara vererek 2 günde tamamladım. Bir yandan da bu güzel hikayeleri hızlıca tüketerek bitirmek istemedim.
Kitapta en sevdiğim hikayeler Yamaç, Pes ve C Blok Daire 10 oldu kesinlikle, her hikayeden zevk alsamda bu 3 hikaye beni daha derinden etkiledi. Genel hatlarıyla üstünde durulan temalar ikili ilişkiler, varoluşu sorgulama ve anlam arayışı, yalnızlık, korku üzerindeydi. Yazar bu temaları alırken ağır ve ağdalı bir dil kullanmadığı için rahat bir okuma okuma deneyimi sunuyor. Ayrıca değinmeden geçemediğim her hikayenin girişinde bir Pink Floyd şarkısından bir kısma yer verilmişti, bu detayı oldukça sevdim. Kitabın arkasındaki QR kodu taratarak da çalma listesine olaşabiliyorsunuz. Bu küçük ama düşünülmüş detayın anlatı içinde bir katman oluşturmasını beğendim.
