İlyada Destanı, bilindiği üzere Truva(Troya) savaşını konu edinir. Sanıyorum ki bu konu üzerine ne yazılsa spoiler değeri taşımaz. Eğer Truva Savaşı ile ilgili hiçbir şey bilmiyorsanız bu uzun inceleme yazısını da okumayabilirsiniz. Lakin başlarda, ki uzun bir kısım bu kitapta yer alan olayları değil öncesinden bilgiler yer alacaktır. Çünkü
Şükrü Erbaş kitabı okuduysanız Ömür Hanım'a da aşinasınızdır. Ömür Hanım kim midir? Şairin sevgili eşi, yol arkadaşı, çocuklarının annesi, evinin dirliği, sevdiceği Hatice Erbaş'tır.
Kitabın ilk sayfasında Hatice Erbaş'ın şu sözleri yer alır,
"Babanız içerde şiir yazıyor diye çocuklarımı sessiz ağlattım ben." Kolay değildir tabii
Ağıtçılık...
Kökeni Sümerlere dayanan bir gelenek. Ölenlerin, bilhassa genç ölenlerin ardından duyulan acıyı dile getirmenin en hüzünlü şekli.
Ölen kişinin gençliği, güzelliği, iyilikleri, sevdikleri, hevesleri, sevdaları ve geride bıraktıkları ilmik ilmik işlenir ağıtlara. Tefekkür ile yas ve keder, dizelere nakşedilir bir nevi..
İnsanlığın var
Bu güzel kitaba, derinlemesine dalmadan önce çok sevdiğim o şairi tanıyalım ilk olarak. Ümit Yaşar Oğuzcan:
Tarsus'ta 1926 yılında doğdu. Şiir hayatına 1940'ta başlamıştır. 1975 yılında 33 şiir, 4 düzyazı kitabı, 13 antoloji ve biyografik eser, toplam 50 kitap çıkarmış bulunan şair; en çok yergileriyle tanınır. Genellikle aşk, ayrılık,