"Oh, iyi. Müjgan ziyaretime gelir bugün, sipariş verdiğim lavanta kolonyamı da getirir... Her ayın son perşembesi, mutlaka eski bir fotoğrafla çıkagelir. Anlatır da anlatır. "Ah be Müzeyyen Hanım, ne kadar kırışmışsın, o gür kıvırcık saçların seyrelmiş, dolgun yanakların çökmüş, etrafındaki kalabalık dağılmış, o başını ağrıtan sesler..."