Yaban üzerine
Ahh, sen ne kadar harika bir kitapsın Yaban. Yeni bir yazıma hoşgeldiniz tekrar. Bu kitabı sahafta dolaşırken almıştım, lise de öğretmenlerim hep överdi bu kitabı lakin hep okumaktan kaçardım. Nedendir bilinmez Türk edebiyatına lisedeyken hep küçük gözle bakardım, yabancı edebiyatın daha güzel olduğuna inanırdım. O kadar hatalı bir bakış açısı ki,
Ahh Bandini!..
Beni benden aldın dostum sen.Senin dürüstlüğüne,samimiyetliliğine hele ki doğallığına hayran kaldım.
Yazar olmak için çırpınan ve geçtiği yolları tüm doğallığı ile dile getiren güzel insan seni tanıdığım için çok mutluyum.
Unutulmaz kahramanlarım arasına girdiğin için bir de hikayeni hikayem olarak görmekten dolayı onur ve gurur duyuyduğumu belirtmek isterim.
İçinde ki saflık, temiz yüreklilik ve yazıya, kaleme ve akla dair ortaya koyduğun ve koyacağın heyecanın hiç bitmesin olur mu?
Keşke her yazar geldiği yeri unutmayıp okurlarıyla arkadaş olarak kalabilse, aynı duygu da buluşabilmenin hatırına.
Sözüm bu hikayeyi okumayı düşünenlere okuyun hakikaten bekletmeden...
Sevgiler
Hipomania ismi ve kapağı ile çok ilgi çekici asıl okumaya başlayınca merak şaşkınlık artıyor enazından bende öyle ilerledi
Öncelikle Hipomania nedir( bende yeni öğrendim) Özetle Hipomania, kişinin bedensel ve psikolojik olarak normalin üzerinde enerjik alışılmadık şekilde heyecan göstermesi, sebepsiz mutluluk, dışa dönüklük ve kendini aşırı tepki vererek ifade etmesi.
Kitaba ismini veren Hipomanik karakterimiz ile konudan konuya ilerleliyoruz. Ah Cavidan ahh..Genel itibari ile aşk, ölüm, intihar gibi konular üzerine iç monolog okuyoruz. Açık konuşmak gerekirse okumakta zorlandım hipomanik ilerleyiş beni yorduAma ilk defa okuduğum yazarın başka kitaplarını da merak etmiyor değilim
"Kendimi sevmek için az uğraşmadım.Saçlarımı lahana misali kütür kütür kestim, yürüdükçe yaprak yaprak uçuşsun diye, olmadı ama, yüreğimde taşıdığım o forsu başımda taşıyamadım."
410 syf.
10/10 puan verdi
Yiaa ben kitaba bir ön yargıyla başladım. Çünkü kitap tarihi bir kitap diye de geçiyor. Ve ben açıkçası tarihi kitaplardan çok hoşlanmam daha doğrusu pek sarmaz beni. Ama bu kitap... O kadar içine çeken bir dille anlatılmış kii. Hele Yunus Emre'nin hayatının kahraman bakış açısından ve oğlunun bakış açısından anlatılması; olayların, yaşanılanların beni daha çok etkilemesini sağladı. Sitareye olan bitmeyen aşkı ve sonsuz Allah aşkı... Ahh bir de kitabın hüzünlü sonunu aslında başında öğreniyoruz, sonunu bile bile neler olacak diye merakla okudum. :')
Dinle Beni / Tess Gerritsen
.
Ahh canım Tess... Gerçekten çok özlemişim kalemini... Çok iyi geldi çook...
.
Tess Gertitsen'in Rizzoli & Isles serisinin 13. kitabı Dinle Beni... Okumayı düşünenler varsa, diğer kitaplarla bağlantılı değil ancak karakterler arası ilişkileri anlamak adına sırayla okumak daha iyi olacaktır...
.
Bir hemşirenin öldürülmesiyle başlıyor olaylar... Cinayeti araştırılırken çok enteresan olaylara çıkıyor yollar... Çok heyecanlı ve gerilimli bir okuma oldu... Soluksuz okudum resmen... Tess severler illa ki okuyacaktır zaten... Keyifli okumalar olsun şimdiden...
Rana'cım
Kitabın son sayfasını okuduğumda "Ahh Rana'cım!" diye iç çekerek bir süre Rana'yı düşündüm. Çocukluğundan beri içinde kopan fırtınaları hissetmeye çalıştım. Can'ım Rana hasret dolu bir hayat yaşamış, her şeyi sürekli sorgulamış, duygularını uçlarda yaşamış... Tarihi olaylarla iç içe anlatılmış bu romanı keyifle okuyacağınızı düşünüyorum.
