Bu yaştan itibaren arkadaş grubunun değer ölçülerine bağlanır. Genelde, bir çocuk büyükler tarafından beğenildiği oranda arkadaşları tarafından beğenilmez nitelikler taşır. Arkadaşlar için geçerli olan nitelikler ise, büyüklerin değer ölçüleriyle ters düşer. Çocuk, büyüklerin değer sisteminden arkadaşlarınınkine geçerken çelişkiler ve acılar Yaşar. Bir yandan kendini başkalarına beğendirmek isterken, öte yandan Anne babasına duyduğu sevgiyle onları üzmekten de kaçınır. S:86
Eve belirli zamanda gelmek, saatinde uyumak, soğukta kalın giyinmek gibi akla yakın istekler bile, ergenlik öncesi çağdaki çocuklara aykırı görünür. Bu yaştaki çocuklar, kendilerinden ufak kardeşlerine karşı da son derece hoşgörsüz bir Tavır alırlar. Orta çocukluk yıllarının dengesi içinde bastırılmış kıskançlık duygusu bütün şiddeti ile ortaya çıkar. S:86
Reklam
Vicdanın oluşması demek, çocuğun anne ya da baba olmayı öğrenmesi demektir. Siz ona nasıl davranmışsanız, o da size aynı şekilde davranacaktır. Örneğin, siz baskıcı ve fazla otoriter bir anne babaysanız, çocuğunuzun vicdanı onu sürekli baskı altında tutmaya yönelik olacak, en ufak bir konuda bile doğru yapıp yapmadığı sorusu kafasına takılıp duracaktır. siz fazla hoşgörülü davranmışsanız, çocuk umursamaz, sorumsuz bir kişi olmaya yönelecektir. Eğer siz, ondan yaşına ve yeteneklerine uygun isteklerde bulunmuş, bu tarz davranışlar beklemişseniz, çocuğunuz da kendisi ile ilgili kararlar verirken makul olacaktır. S:82
Çocuk, okul ve arkadaş dünyasına yönelerek aile çevresinden kendi uzaklaştırırken yeni çevresine doğru iki adım ileri, bir adım geri giden psikolojik bir aşama geçirir. Bu bocalama yüzünden, ilköğretim çağı çocukluk yılları anne babalar için oldukça zordur. Bu durumda, anne ve babaların akıllarından çıkarmamaları gereken nokta, çocuğun şu ikilemi yaşadığıdır " * Kendini anne babasıyla özdeşleştirmek * Anne babaya karşı koymak ve onlardan uzaklaşmak S:82
Babalar, hem oğullarının hem kızlarının bu dönemlerinde çok önemli yer tutarlar. Erkek çocuk, ileride nasıl bir erkek olacağını, kız çocuk ise nasıl bir erkeği seçeceğini babasından örnek alır. Bu nedenle, çocuklarınızla olan yakınlığınızdan yararlanarak, ona daha önceki gelişme dönemlerinde yaptığınız yanlışlıklar varsa bu devrede bunları onarmaya çalışın. S:81
9 yaşındaki çocuk çeşitli endişeler içerisindedir. Okulda yanlış bir davranışta bulunmuşsa buna üzülür, okulda başarılı olamayacağından endişelenir. Anne baba olarak size düşen, çocuğunuzla dertleşmeniz, onu üzüntülerinden, güvensizliklerinden arındırmanızdır. S:80
Reklam
9 yaşındaki çocuğunuzun en çok hoşuna gidecek şey, büyüklere karşı benimsediğiniz saygılı ve nazik tutumu ona karşı da göstermenizdir. Ona büyük bir insanmış gibi davranırsanız olumlu sonuç alırsınız. Evinizi boyamak veya tatile gitmek için önceden tasarlanacak konularda onun da fikrini almanız çocuğun yardımlaşma duygusunu geliştirir, uyumunu artırır. Eğer çocuğunuza danışmadan karar verme alışkanlığındaysanız 9 yaşın "büyümüşlüğüne" ayak uydurmak için alışkanlıklarınızda bazı değişiklikler yapmanız gerekiyor demektir. S:79
8 yaşındaki çocuğun büyüklere en sık söylediği şey, "beni çocuk yerine mi koyuyorsunuz?" Dur. S:78
Bu konuda araştırmalar yapan Bir doktorun dediği gibi, "8 yaşındaki çocuk, 7 yaşında pekiştirdiği kişiliği ile dünyanın karşısına çıkmaktadır." S:78
7 yaşındaki çocuk, 6 yaşındakine göre içe dönüktür. Bunun sebebi çocuğun öğrendiklerini kafasında tartıp değerlendirmesidir. 7 yaşındaki çocuğunuz dalıp gidiyorsa, kendi dünyasına kapanıyorsa onu avarelik yapıyor sanmayın. Çocuğunuz bu dalgınlık anlarında zihinsel bir çalışma içerisindedir. 6 yaşındayken nasıl aralıksız hareket ederek kaslarını çalıştırıyorsa, şimdi de zihinsel yeteneğini geliştirmeye ihtiyacındadır. S:77
Reklam
Şu ilkeyi Her anne baba bütün davranışlarında uygulamalıdır: "çocuğun kendi başına yapabileceği bir şeyi hiçbir zaman onun yerine yapmayın." S:44
Baskı altındaki çocuğun hata yapma hakkı olmadığından o da hiçbir şey yapmamayı tercih eder. Baskının meydana getirdiği gerilimden kurtulabilmek için çocuğun önünde iki yol vardır, ya kendisini tamamen silecek ve özel bir dünyaya kapanacak ya da otorite saydığı her şeye karşı amansız bir saldırıya geçecektir. Boyun eğen bir çocuk ileride özgür bir birey olamaz. Disipline zorlanmış çocuk otoriteye olan nefretini anne ve babasını kızdırarak gösterir. S:42
Siz çocuğunuza şiddet uyguladıkça, o size boyun eğecektir. Ancak istediğiniz değişikliği benimseyerek değil, sadece korktuğu için yapacak veya yapmayacaktır. Bir süre sonra çocuk da şiddete alışacak ve gücü yettiğine baskı uygulamaya başlayacaktır. S:42
Normal görülmeyen bazı davranışlar anlayışsız yetişkinler tarafından şiddet, alay ve öfke ile karşılanırsa o zaman çocuk daha anormal davranışları sapar. Bu gibi durumlarda yalan söylemek, çocukların ve gençlerin elindeki tek savunma mekanizmasıdır. Çocuk veya genç, yalanı kendini zor durumlardan kurtaran bir çare olarak kabul edince, iş iyice kötüye gider ve çocuk yetişkin olduğu zamanlarda da Kurtuluş yolunu her sıkışık durumda yine yalana başvurmakta bulur. Yetişkinin yalan söylemesi, başına birçok sosyal sorunlar getirir. Bu bakımdan eğitimciler, çocuğa, suçlu olduğu zamanlarda yalandan başka Kurtuluş yollarını açık tutmalıdır. S:41
Otoriter ve baskıcı anne baba, disiplin sağlamak için genellikle cezaya başvurur. Bu tutumda anne baba çocuğun doğru davranışlarını bile sürekli eleştirir, yanlış yaptığı zaman cezalandırır. Cezalar çoğunlukla suçla orantısız ve ağırdır. Çocuk, attığı her adımda yanlış yapma korkusu içindedir. Kendine güvenemediği için kısıtlı ve ürkek hareket eder, doğrularını yaşayamaz, korku nedeniyle yanlışını gizleyerek yalan söyler ve yalanı alışkanlık haline getirebilir. S:40
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.