"Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne - üstüne, Tükür yüzüne cellâdın, Fırsatçının, fesatçının, hayının... Dayan kitap ile Dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile. Dayan rüsva etme beni."
Sayfa 81 - Metis YayınlarıKitabı okuyor
Ve bir mavi şarap gözlerindeki Musiki gölgelerinde yorgun Sen hep öylesine güzel sevdalım Ben sana Allahsızcasına vurgun
Reklam
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
Actually, longing is beautiful between us. And we actually know grief.
Hırsla çakarım kibriti, İlk nefeste yarılanır cıgaram, Bir duman alırım, dolu, Bir duman, kendimi öldüresiye. Biliyorum, "sen de mi?" diyeceksin, Ama akşam erken iniyor mahpusâneye. Ve dışarda delikanlı bir bahar, Seviyorum seni, Çıldırasıya...
Evet, ağlamaklı oluyorum, demdir bu. Hani, kurşun sıksan geçmez geceden, Anlatamam, nasıl ıssız, karanlık... Ve zehir - zıkkım cıgaram. Gene bir cehennem var yastığımda, Gel artık...
Gelgelelim, Beter, bize kısmetmiş. Ölüm, böyle altı okka koymaz adama, Susmak ve beklemek, müthiş Genciz, namlu gibi, Ve çatal yürek, Barışa, bayrama hasret Uykulara, derin, kaygısız, rahat, Otuziki dişimizle gülmeğe, Doyasıya sevişmeğe, yemeğe... Kaç yol, ağlamaklı olmuşum geceleri, Asıl, bizim aramızda güzeldir hasret Ve asıl biz biliriz kederi.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.