Neşteri sayısız kadavra kesmiş. Azrail'in izinden sürekli giden Bostonlu adli tabip
Dr. Maura Isles, bir seri katilin kızıydı. Ölüm, aile meslekleriydi.
Versilov, kendi yöntemiyle ustaca, hem de itiraz kabul etmeyecek bir şekilde Katherina Nikolayevna’nın kendisine tutkun olduğunu, ne zamandan beri peşini bırakmadığını, çoktan beri de kıskançlığıyla işkence ettiğini, dolap çevirdiğini, aşk ilan ettiğini, şimdi de başkasını sevdiği için kendisini yakmaya hazır olduğunu genç kıza söyleyerek bunları aşılamış bile. Burada hepsinden çirkin olan taraf şu ki: Versilov kızın babasına, yani “hain” kadının kocasına bunu “çıtlatmış”. Prensin sadece bir eğlenceden başka bir şey olmadığını anlatmış. Doğal olarak evde aile arasında bir cehennem hayatıdır başlamış.
Nice denklemi çözmek mümkündür matematikte ancak sayıya gelmeyen ana baba değişkenleri yüzünden, nice aile içi problem, yıllarca çözülmeden asılı kalır evlerin tavanında.
“Evet, özellikle aile içinde yaşanan cinnet olaylarından sonra kişinin kendi hayatına son vermesi çok sık rastlanan bir durumdur. Bu gibi olayları maalesef toplumun her kesiminde görebiliyoruz. Hepsinin de oldukça trajik hikâyeleri oluyor. Kişi cinnet getirip eşini ve çocuklarını öldürmüştür. O anda aynı ruh haliyle kendi yaşamını da sorgular ve intihar eder. Bir başka olayda kişi yine çeşitli nedenlerle cinnet getirip eşini öldürür. Tam intihar edecekken çocukları aklına gelir. Kendi ölümünden sonra onların perişan vaziyette ortada kalmalarını istemez. Bu yüzden önce çocuklarını öldürür, sonra intihar eder.”
"Korkulan biri olmak, sevilen biri olmaktan daha güvenli,"
Mi?
Dizisini izlemeden kitabını da okuyayım diyerek başladığım bir kitap oldu. Yazarın
Kayıp Kız kitabını veya filmini hepimiz duymuşuzdur diye düşünüyorum. Ben de bu kitapla bir başlangıç yapmış oldum. Konusundan kısaca bahsedecek olursam:
Camille, bir gazetecidir ve yıllardır gitmediği kasabasına bir cinayet dizisini çözmek için gider. Ancak kasaba, Camille ve aile sorunları ile geçmişin karanlık sırlarını da su yüzüne çıkarır.
Genel olarak bir gerilim kitabı olmadığını düşünsem de beğendiğim bir kitap oldu. Katili tahmin etmiştim zaten. Yazar kitabın potansiyelini de güzel yönlendirmişti. Özellikle o geçmiş sahneleri benim bile canımı yaktı. Annesi ile arasındakiler...
Ve tabii ki sinir olduğum konular da var: Karakterler! Camille'in beni fazlasıyla deli eden çok davranışı vardı, John ile aradındakileri direkt örnek gösterebilirim buna. Richard eh işte bir karakterdi, bir sevdim bir sevemedim. Amma... Okurken sabır çektim, Adora da aynı biçimde.
*𝙨𝙥𝙤𝙞𝙡𝙚𝙧* Camille ve yara izleri beni bile çok üzdü, Adora'nın gördüğü zamanki tepkisi... Sakinim... sakinim... (öyle miyim?) *𝙨𝙥𝙤𝙞𝙡𝙚𝙧 𝙨𝙤𝙣𝙪*
Akıcı ve gerilim/polisiye tarzı bir kitap okumak istiyorsanız önerebileceğim bir kitap oldu. Ana hatlarıyla beğendim, katil bulma sürecini pek tahmin edemesem de katili buldum. Sıra dizisindee!!
Kitapların gölgesi hep üzerinizde olsun!
Keskin ŞeylerGillian Flynn · Artemis Yayınları · 0233 okunma
Bu tür dayanışmaları önce Dicle bölgesi aşiretlerinde tetkik edelim: Bu aşiretlerde birbirinden geniş üç grup görülür:
«Hamse», «Beniamme», «Sıhiye»..
l. Hamse, beşinci göbeğe kadar amcazadeler de-mektir. Soy zincirinde mevcut bulunan «asabe» (baba tarafından akrabalar) terimi, şimdiki aşiretlerin dilinde bu kelimelerle yer değiştirmiştir.Çünkü bunlar, akrabalık sınırını da gösterirler. Oysa «asabe» kelime-sinde akrabalığın kaçıncı göbeğe kadar çıktığını göste-ren bir işaret yoktur.
«Beniamr» kelimesi «Beniamr»ın (amroğulları) ge-liştirilmiş şekli olmalı.
2. «Beniamme» özel bir isimle oluşturulur. Siyasal bir birleşimdir. Çeşitli «fuuz» (büyük aile) veya «batın» ın (sop) şeyhleri, içlerinden birini «seyhuşşucuh» (aşiret reisi) seçerek, onun başkanlığında siyasi bir kurul oluşturmaya karar verince, sözü edilen şahsın çadırında toplanırlar.
Reis olacak kimse, kılıcını uzatır. Hepsi kılıca parmaklarıyla dokunurlar. Bu törenden büyük aile ve soplardan oluşan «Beniamme» grubu doğar.
3. «Sıhiye» ye gelince, bu da bir bölgede oturan «beniamme»lerin bütünüdür.
Bir cinayet olayında eğer katil ve maktul (Öldüren ve ölen) aynı beniamme’ye mensup olurlarsa, kan davasının ortak sorumluluğu katilin «Hamse»sine yöneltilir
Nazik Disiplin öncelikle evladım ile ilgili.. okuyorum çünkü öğreniyorum..
Sf.21:
"... bazı özelliklerin farklı bir bakış açısıyla nasıl değerlendirilebileceğini görelim:
*Motivasyonu yüksek,tutkulu, sebatkâr ve kararlı: Bu özelliklere sahip bir çocuğun ,"inatçı" olduğu da söylenebilir.
*Odaklanabilen: Bir şeyle uğraşırken başka bir şey yapmasını istediğinizde söz dinlemeyen bir çocuk olduğunu düşünebilirsiniz.
*Duygusal dayanıklılığı yüksek: "Cezalardan ders almayan" bir çocuk.
*Cesur: Cesur bir çocuk, "saygısız" olarak da algılanabilir.
*Öğrenmeye hevesli: Her şeye dokunan bir çocuk.
*Sorgulayıcı: Çocuğun sürekli can sıkıcı sorular sorduğu düşünülebilir.
*Özgür düşünebilen: Yanıtlarının küstahça olduğu ya da her şeye, "Neden yapacakmışım?" diye sorduğu düşünülen bir çocuk.
*Becerikli: "Her işe burnunu sokan" bir çocuk.
Çocugunuzun davranışlarını farklı bir bakış açısıyla değerlendirmenizin hem ona hem de size yararı olabilir. "
Hem kendisinin ve hem de başkasının ıslahıyla meşgul olan, elbette sadece kendi nefsiyle meşgul olup onu ıslah etmeye çalışan bir kimse ile bir olamaz. Çünkü birincisi, diğerinden çok üstündür. Eziyetlere karşı sabırlı olan bir kimse, elbette nefsini ferah içinde yaşatandan daha üstündür. Öyle ise aile fertlerinin eziyetlerine tahammül etmek, Allah yolunda cihat etmek mesabesindedir.
Spoiler*
Kitap 1133 yılıyla başlıyor. İlk başta geri dönüşler yaparız, bir 1890 bir 1133 yılına geçeriz diye düşünmüştüm. Olmadı. Bu tür kitapları daha çok seviyordum, öyle olur diye de çok sevinmiştim.
1890’a geldiğimizde ise çok fazla karakter çıkıyor karşımıza. Ve çok fazla mekan. Genelde polisiyeler bir çevrenin etrafında döner