Kitabı aşırı beğendim okuduğum en nahif ve güzel bir hikayeydi. Yusuf Agâh ve Mihra öyle güzeller ki onları okurken içimi bir huzur kapladı tüm kitap boyunca. Birlikte kitap okumaları o kitaplardan birbirlerine alıntı yapmaları aşırı aşırı güzeldi... Her duyguyu hissettim kitapta asker yolu gözlemek, bir askerin ailesi olmak öyle ki gözlerimin dolduğu çok sahne vardı. Aile sıcaklığı olsun sevginin hala tertemiz kaldığı bir dünyayı okumak bana çok iyi hissettirdi.. Şule'nin kalemini ilk kez okudum ve bayıldım sıkmayan bir kalemi var ve çok güzel...
Kesinlikle yumuş yumuş bir kitap okumak istiyorsanız almalısınızzz
Merhaba kitapseverler
#Zamansız#UmutDikici#Aşk#Macera#okudumbitti#ozlemli_kitaplar#engelsizokurlaokuyoruz#alıntı
"Geçmiş ve şimdinin arasında sıkışıp kalmış bir ruhun gerçek ve hayalin sınırlarını aradığı bir yolculuga hazır mısınız?
Kitabımız bizi eski İstanbul'un o dönemlerine götürüyor ve adeta yaşatıyor. Süreyya plajından tutunda Bahariye, Moda ve Beyoğlu' na misafir olmak...
Peri ile arkadaşı bir ramazan gününde,okul çıkışında gezerlerken oda ne ? Kendilerini Bakireler mabedinde bulurlar. Peri birden fenalaşıp bir süre sonra kendine geldiginde ise kendini eski İstanbul ' döneminde bulur. Hiç bilmedi bir aile ve çevresindekiler ne yapacağını bilemiyor . Önceleri bu durum hoşuna gitmesede sonralarda ise eski İstanbul'un o güzelim sokaklarında ,plajlarında gezerken sevmeye başlar çünkü ananesinden bir çok kez hikayeler duymuştur. Doktoru Ruhi bey'in yardımcı olmasıyla işler kolaylaşır. Birde aşk kapıyı çalınca uyanmak istemez. Eski zaman ile şimdiki zamanda sıkışıp kalsada her rüyanın bir sonu vardır dimi Peri kendi zamanına döner ama rüyasında gördüğü insanları çok merak eder ve araştırmaya koyulur.
Peri ' nin gördüğü rüya mıydı? Yoksa gerçeklerimi yaşayacaktı? Geçmiş ile bugünün arasında sıkışan Peri' yi ne sürprizler bekliyordu?
Eski İstanbul'un o güzelim yıllarını sıcacık bir dille anlatan yazarımıza teşekkürler ediyorum. İlk tanışma kitabım olmasına çok çok sevindim doğrusu dolu dolu bir kurguyuda okumalısınız, tavsiyemdir. Sağlıcakla,kitapla kalın
Edebiyat hayatın kendisidir ve hayatın içinde var olması gereken her ne varsa bunlar arasında köprü vazifesi görür. Dün, bugün ve yarının arasındaki karbon bağıdır desek yeridir. Burada köprünün varlığını ifa eden ise edebiyatçılardır. Edebiyatçıların köprü kurma dışında naçizane olarak en önemli görevleri yarına varacak olan bugünün insanın
Tanrı çok zor sinirlenir, o sonsuz sevgiyle doludur ve her günahı, isyanı affeder fakat suçu affetmez. O, anne babaların günahlarını çocuklarına yükler, bütün aile -üçüncü ve dördüncü nesillerdeki çocuklar da dahil olmak üzere- etkilenmektedir."