512 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Fantastik öğelerle bezenmiş bir aksiyon
Marcus Sakey'den bir şaheser. 1980 yılından sonra doğan çocukların bazıları özel yetenekler ile doğmaktadır. Bu çocukları "Görkemliler" olarak adlandırırlar. Kitabımızın kahramanı, aynı zamanda bir ajan olan Nick de onlardan biridir. İki çocuk babası olan Nick en tehlikeli görkemlilerden biri olan John Smith'in peşine düşer. Bu koşturmacanın içinde bir taraftan da ailesine vakit ayırmaya çalışır. Üstelik eski karısı da hala ona karşı duygusal olarak bağlıdır. Nick bu arda kendisi gibi görkemli olan başka bir kadınla tanışır. Shannon isimli bu güzel kadına aslında kitabı okurken sinir oldum ama sonuçta görkemli olan bir başka görkemliyi anlayabiliyor. Natalie ise, yani Nick'in eski karısı, normal bir insan. Ben hep Nick ile Natalie tekrar birleşsin diye diye okudum kitabı ama yazarın başka planları var belli ki. Kitap Martı Yayınları tarafından yayınlanmış. Martı'nın kitapları genelde güzel oluyor, yazı puntosu da çok yerinde. Bu hızlı okumayı garantiletiyor. Kitabı ben çok beğendim. Fantastik öğelerle bezenmiş aksiyon severler kaçırmasın. Keyifli okumalar :)
Görkemli
GörkemliMarcus Sakey · Martı Yayınları · 201474 okunma
188 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Gelecekbilim Kongresi İncelemesi
Mavi hap mı kırmızı hap mı?
Gelecekbilim Kongresi
Gelecekbilim Kongresi
,
Stanislaw Lem
Stanislaw Lem
’in 1971 yılında yazmış olduğu bir kitap ama kitap incelemesine geçmeden önce
Stanislaw Lem
Stanislaw Lem
hakkında biraz yazmak istiyorum.
Stanislaw Lem
Stanislaw Lem
1921 Polonya doğumlu Yahudi bir yazar. Yahudi olması sebebiyle 2. Dünya Savaşı sırasında bir süre toplama kampında tutuldu. Savaş sonrasında ise tıp eğitimini tamamlayıp
Gelecekbilim Kongresi
Gelecekbilim KongresiStanislaw Lem · Alfa Yayınları · 2020246 okunma
Reklam
256 syf.
·
Not rated
·
Read in 25 hours
Bütün canlı türleri yaşamak için yaşadıkları ekosisteme adaptasyon sağlamak zorundadır. Bunu sağlayamayan türler doğal seçilime uğrayıp yerini başka türlere bırakır. Bir türün popülasyonunun çok artması bütün dengeyi bozar ve tüm sistem çöker. Matrix'in ilk filminde Ajan Smith'in insanlığı davranışlarından yola çıkarak memelilerden çok virüse benzetmesine hak vermemek elde değil. Harry Harrison'un 1966 yılında yazdığı ve 1999 dünyasını tasvir ettiği Yer Açın! Yer Açın! başarılı bir distopya örneği. Nüfusunun 7 milyarı geçtiği, doğal kaynakların tükenmek üzere olduğu bir dünyada insanlar açlık ve susuzlukla mücadele ediyor. Yemek ve su karneyle dağıtılırken insanların büyük bir bölümünün kalacakları bir evleri bile yok. Doğum kontrolünün cinayet olarak görülmesi sebebiyle kontrolsüz çoğalma da devam ediyor. Bir cinayeti merkeze alan kitap, toplumun farklı kesimlerinin yaşantılarını karanlık bir tasvirle bizlere aktarıyor. Kitap distopya olduğu için bilimkurgu sınıfında yer alsa da bilimkurgu öğesi baskın bir eser değil. Farklı karakterlerin gözünden ilerlemesi de akıcılığı sağlayıp bizleri sıkmıyor. İnsan nüfusunun 8 milyarı aştığı günümüzde kitaptaki kadar vahim durumda olmasak da radikal kararlar almazsak bizleri de zor günler bekliyor. Doğayla savaşmak yerine onunla uyum içinde yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor.
Yer Açın! Yer Açın!
Yer Açın! Yer Açın!Harry Harrison · İthaki Yayınları · 2021302 okunma
56 syf.
·
Not rated
Matrix filmini izleyenler Ajan Smit'in insan hakkındaki görüşünü bilir, Smith'e göre insan bir virüstür fakat hikayeler yazan bir virüs. İçinde bulunduğumuz kainat bir hikayeler bütünüdür, onu atomlarla algılayamaz ya da anlamlandıramayız. Bu hikayelerden biri olan kadim hikâye Kral Oidipus'un trajedisinden bahsetmek istiyorum.
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198.8k okunma
·
Not rated
·
Liked
Aslında filmi çok uzun yıllar öncesinde izlemiştim. Tam olarak hafızamda kalmamaya başlasada bu gece yakın arkadaşım tarafından "tekrar izlemelisin" tavsiyesi üzerine şöyle bi kazındı izleyeceklerim listesinin en başına.. Tabii bu satırları yazmadan önce de kitap ve film hakkında bi çok şey okudum yapılan yorumlardan. Filmin anlatmak istediğini hepimiz aynı algıyla kavrayabildiğimizinde farkındayım. fakat ilgimi çeken ve beni derin düşüncelere dalıp gitmeme sebeb olan Ajan Smith'in yaptığı konuşma.. Şöyle diyor hatırlatsanız " insanlar memeli değillerdir. Çünkü diğer memeliler gibi belirli bir habitatları yoktur. Doğayla uyum sağlamak yerine sürekli çevre değiştirip kaynak tüketirler ve bu yolla varlıklarını sürdürebilirler." Evet tam olarak bu konuşma beni gerçekten düşündürdü. İnsan olarak kendi türümün nasıl düşler ve fuhuş içinde yaşadığımızın farkına bi kez daha varmış oldum şimdilik :) Ait olduğumuz doğadan uzaklaşıp uygarlıktan uygarlığa atlayıp duruyoruz önümüze gelen her şeyi tüketerek ne yazık ki.. bunun bilincinde olan ve elinden gelen her şeyi yapmaya, anlatmaya, öğretmeye, yol göstermeye çalışanlarımız elbette var biliyorum fakat geçen bunca zamana kadar neden hâla bi değişim gösteremedik. Neden farkında olduğumuz doğru şeyin başarısının keyfini sürer olamadık? Beni bir hayli düşündürdü ve üzdü bunu anlamak..
Matrix
MatrixSlavoj Zizek · Encore · 2009127 okunma
266 syf.
·
Not rated
·
Liked
Cesur Yeni Dünya Kitap İncelemesi
1984 ile birlikte distopya türünün 20. yy. da ki en önemli eserlerinden olan bu eserde geleceğe dair öngörülerden pek çoğu gerçekleşmeyecek gibi duruyor. İnsan türünün zeka ve fiziksel yeteneklere göre henüz doğmadan önce tasarlanacağı ve ne işte çalışacaklarının belirleneceği fikrinin günümüzde endüstri 4.0 yani nesnelerin interneti ve otomasyon
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160.5k okunma
Reklam
98 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 1 hours
Becerebiliriz…
“MATRIX” adlı filmde Ajan Smith şöyle diyordu; ”Siz insanlar virüs gibisiniz. Bir yere yerleşir, kontrolsüzce çoğalıp oradaki doğal kaynakları tüketmeye başlarsınız. Kaynaklar tamamen kuruyunca da yerleşecek yeni yerler ararsınız.” “Dünyanın durduğu gün” adlı filmdeyse dünyada hayatı başlatan uzaylılardan biri dünyaya gelir ve gezegendeki
Popular Science Türkiye - Sayı 14
Popular Science Türkiye - Sayı 14Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201314 okunma
464 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Max Tegmark bu kitapta teknolojik ilerleme ve bunun insan hayatına etkisi üzerinde duruyor. Birtakım sorularla teknolojik ilerlemenin avantajlarını - dezavantajlarını, faydalarını - zararlarını sorgulayıp bazı yokoluş senaryolarını dile getiriyor. Bu senaryoları da Ludditelar, Faydalı Yapay Zeka Hareketi, Dijital Ütopyacılar gibi gruplardan
Yaşam 3.0
Yaşam 3.0Max Tegmark · Pegasus · 2019349 okunma
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.