“Akıldışılık sadece sabitfikirden doğar, sadece entelektüel tahammülsüzlükten,…”
Sayfa 154
Kitlelerinin cehaleti ve geriliği, burjuva toplumunun toplumsal devrimle yıkılması düşüncesine bağlanmaları ,demagogların kolayca kullanabildikleri gizli insani akıldışılık, aslında bir alarm işaretiydi. Eric Hobsbawm
Reklam
Stoacıların insan ruhu konusundaki dogmatik öğretisi, sayesinde dünyada­ ki tüm yaşam olaylarını, varlık ve oluşu açıkladıkları maddeci tümtanrıcılıkla yakından ilişkilidir. Tanrı her şeydir ve bu dünyayı oluşturan her şeyin dışında bir şey değildir: Evren Tanrıdır. Böylece Tanrı, yalnızca madde değil, aynı za­ manda dünyanın biçimi, yaşamı ve
–"Aydınlanma filozoflarına göre akıl ve bilgi bir kez yaygınlaştı mı, insanlık büyük gelişmeler kaydedebilecekti. Bu da bir zaman sorunuydu sadece. Akıldışılık ve bilgisizlik silinecek, aydınlanmış bir insanlık çıkacaktı ortaya. Bu düşünce batı Avrupa'da son birkaç on yıla kadar neredeyse tek geçerli anlayış durumundaydı. Ama bugün daha çok bilginin dünyada her zaman daha iyi koşullar sağladığına o kadar inanamıyoruz. 'Uygarlığa' yönelik bu eleştiri de zaten aslında bizzat Fransız Aydınlanma filozofları tarafından getirilmişti." –"Öyleyse onlara kulak versek daha iyi olurmuş. –"'Doğaya dönelim!' Uygarlık eleştirisinin sloganı işte buydu. Ama Aydınlanma filozoflarının doğa deyince anladıkları, neredeyse akılla aynı şeydi. Çünkü akıl insana doğa tarafından verilmişti. Oysa örneğin kilise ya da uygarlık böyle değildi. 'Doğa halkları'nın Avrupalılardan daha sağlıklı ve mutlu olduğu, çünkü uygarlıkla tanışmadıkları öne sürülüyordu. 'Doğaya dön' çağrısı Jean Jacques Rousseau'ya aittir. Rousseau'ya göre doğa iyiydi ve dolayısıyla 'doğal haliyle' insan da iyi bir varlıktı. Bütün kötülüğün kaynağı insanı kendi doğasından uzaklaştıran uygarlaşmış toplumdu. Bu yüzden Rousseau çocukların 'doğal' saflığını olabildiğince sürdürmek gerektiğini savunmuştur. Diyebiliriz ki çocukluğun kendi başına bir değer sayılması da Aydınlanma Çağı'nda ortaya çıktı.
Sayfa 359Kitabı okudu
ÇOCUKLARINI GİRDABIN İÇİNE ÇEKEN SİSTEM
İyi bir liseye, iyi bir üniversiteye yerleşme arzusunun kontrolsüzlüğünde sadece eğitim-öğretim verimsizleşmiyor başta öğrencilerimiz olmak üzere öğretmenlerimiz, velilerimiz bir anlamsızlık ve akıldışılık girdabında savruluyor. Hayatımız ölüler evine dönüşüyor üstelik yaşam vaat edilerek. ABDULBAKİ DEĞER
_Kendine gülmeyen ustaya şaşarım. Güler geçerim ona işte. Öz evimde yaşarım. Benzemem hiç kimseye. _İnsanın kendine gülebilmesi; şimdiye değin, en iyiler gerçek anlamından yoksun kaldı bunun; en yetenekliler ise bu konuda bir deha göstermediler. Belki de kahkaha, bilgelikle birleşecek, geriye yalnızca "şen bilim" kalacaktır. Şu anda
Reklam
171 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.