" İnsan bazen yazdıklarının altında yatan anlamların, imaların bas bas bağırdığını fark edince şaşkına dönüyor, sanki bir anda sağır olduğunu keşfetmek gibi bir şey "
" Bir gün bana ölüm kavanozu dediği şeyi göstermişti. Onun içinde tutsağım ben. Kanatlarım cama çarpıyor. Dışarıyı görebildiğim için hala kaçabileceğimi sanıyorum. Umut besliyorum. Ama hepsi bir yanılsama."
''Gençliğin mutluluğu, gençlerin kendileri dışında nerdeyse herkesin inandığı koca bir yalandır. Hiçbir gencin, ''genç olduğum için aman ne mutluyum'' dediği duyulmamıştır. Ama her nedense ihtiyarlar ''ah! gençken ne mutluydum!'' diyerek kendilerini aldatıp dururlar. Ailesi ve çevresi tarafından az çok korunan bir çocuk, on altı on yedi yaşına varıp, kimliği henüz gelişmeden, kendini savunma mekanizması henüz işlemeye başlamadan; toplumun, insanların, cinselliğin gerçekleriyle ansızın karşı karşıya gelince, nasıl mutlu olabilir ki?''