Evrenin beni her taraftan kuşatan korkunç ve uçsuz bucaksız mekanlarını görüyorum. Bu engin uzamın bir köşesine ben de ilişiğim; fakat niçin başka yere değil de bu noktaya gönderildiğimi, yaşamak için bana ayrılan zamanın, benden önce bütün bir ezelilik ve beni takip edecek bir ebedilik varken, niçin tam bu ana isabet ettirildiğimi anlayamıyorum. Ben bir atom, bir daha geri gelmeyecek bir zaman kadar süren geçici bir gölgeyim; nereye bakarsam beni saran sonsuzluklardan başka bir şey görmüyorum. Bildiğim tek şey yakında öleceğimdir; fakat benim en bilgisiz olduğum şey de kaçınılmaz olan bu ölümün kendisidir.