Kültürlü bir hükümdar olarak Ebülgazi Bahadır Han, kendi atalarına tapınılmasının nedenini şu şekilde açıklamıştır:
''Sevilen bir kişinin, örneğin bir oğulun veya bir kızın, bir ağabeyin veya küçük bir kardeşin ölümü üzerine, o zamanın insanlarının evlerinde sakladıkları bir tür bebek yapma alışkanlığı vardı. 'Bizim falan veya filanın tasviridir,' diyerek bu bebekleri okşamaktan zevk alırlardı, kendi yiyeceklerinden aldıkları ilk lokmaları bu bebeğin önüne koyarlardı; bebeğin yüzünü ve gözlerini itinayla siler ve en sonunda onun önünde eğilirlerdi.''
İnanca göre, "Göktanrı, güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar yeryüzünün tamamını onlara (Türklere) bahşetmiştir. Boyun eğecek olanın hayatı kurtulacak, boyun eğmeyi reddedenler ve direnenler ise ölecektir."Savaş sonrasında Göktanrı’ya şükran duaları edilir. Hatta ordu kumandanı düşmanlarıyla karşılaştığında onları yeneceğiden o kadar emindir ki, Göktanrı’ya şükran duasını daha savaş başlamadan önce yapar.
(Roux,Altay Türklerinde Ölüm, s.84 / a.g.e. s.31)
Son zamanlarda okuduğum en güzel eser. Altay Türklerinin ölüm sebepleri ve ölüm sonrası inanışlarını, cenaze törenlerini, mezar şekillerini detaylıca inceliyor. Ve çok sade bir dille anlatıyor. İslâm öncesi Türk kültürüne merak duyan herkesin mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum.