19. Mektup
Sevgili Fiji, en sonki mektubunu aldığımdan bu yana, duvardaki takvimin hesabına göre tam üç ay, üç gün geçmiş. Fakat bana sorsan, üç gün zor derim. Hız çağında olduğumuzu ve zamanın dizginlerini koparmış, doludizgin koşan bir ata dönüştüğünü unutuyoruz maalesef. Daha doğrusu unutmuyoruz, kabullenemiyoruz. Yine bana soracak olsan, zamana karşı
Gerek var mı? Hayatın; sana dayattığı rolleri, önceden çizilmiş sınırları, gerçekte senin içine sinmeyen beklentileri var. Bir noktaya kadar bunların dışına çıkabilsen bile bir yerde tıkanıp kabulleniyorsun bir şeyleri. Mutsuzluk tam da burada, çoğu zaman en yakınlarından başlıyor. Yeri geldiğinde hayata meydan okuyorsun ama bu hayatta değer verdiklerinin senden beklediği davranışları benimsiyorsun. Kendini mecbur hissediyorsun buna. Kendi mutluluğunu değil, onların isteklerini öncelik haline getiriyorsun. Onların istemediği sınırlarda dolaşmıyor, onların beklentilerini karşılamak için insanüstü çabalar sarf ediyorsun. Bu çok değerli, çok erdemli bir davranış. Yine de senin kendini ertelediğin gerçeğini değiştirmiyor. Harcadığın çabanın bir sonuca ulaşacağı anlamına gelmiyor.
Reklam
Bir kez değil, birkaç kez başıma geldi: aşk uğruna tüm ya­şamımı feda etmeye hazırdım. Bana akla yakın gelen her şeyi değiştirmeye, tek iradenin sevgilinin iradesi olan bir dünyaya dalmaya hazırdım. Böylesi bir fedakârlık ancak aşk sonucu sözkonusu olabilir... ya da, yaşam zaten yok olma aşamasın­da mıdır? Belki o yaşamı tüketmiştim, ama korkudan ya da inadımdan bunu kabullenemiyordum. Ya da, alışkanlık müt­hiş bir tutkal olduğundan tükettiğimin farkında değildim
Medine'deki Durum
Üstelik Mekkeli müslümanlara şimdi bir de Medineli müslümanlar eklenmişti Bu şekilde sadece sayıları artmamış, ayrıca müslümanlığı kabul eden her insanın sığınacağı bir yurt oluşmuştu. Mesele bu kadarla da bitmiyordu. Medine'de onlara karşı koyan bir güç yoktu. Bu da rahat hareket etmelerine ve büyümelerine imkân sağlayacaktı. Bütün bunlar
Sayfa 153Kitabı okudu
Cevabı biliyordum ama bunu kabullenemiyordum.
Sayfa 248Kitabı okudu
Seni olduğun gibi sevdim, tüm günahların ve arızalarınla. Uzaktan sevmenin en güzel yanı da bu zaten. Kimseyi değiştirmeye kalkmıyorsun. Her şeyi olduğu gibi kabulleniyorsun. Aynı gök kubbenin altında yaşadığımızı bilmek yetiyor bana. Başımızı kaldırdığımızda gördüğümüz sema aynı, yıldızlar aynı, dolunay aynı. Bunu bilmek yetiyor bana. Uzaktan sevmek daha güzeldir bazen. Ne incitir, ne acıtır, ne yaralar, ne kanatır. Gözlerinle görmediğin ama sesini duyduğun, varlığıyla huzur bulduğun bir denizin yakınında yürümek gibidir böyle sevmek… uzaktan sevmek en güzelidir bazen.
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.