208 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 5 days
232.7778℃. Kitap Türkçeye çevrilmiş fakat ismi çevrilmemiş, küsurattan dolayı galiba ya da Fahrenheit, Celsius (Santigrat)a göre daha afilli olduğundandır. Son zamanlarda çok ön plana çıkan bilhassa bilim kurgu severlerin elinden düşmeyen bir kitap. İthaki yayınlarının çok başarılı olan Bilim Kurgu Klasikleri serisinin gözde kitabı. Bunda yeni
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202290.2k okunma
Çıkarken ve İnerken
Hiç nehir görmeden ömrü boyunca Gökyüzüne tırmandı elleri ve ayaklarıyla Eski günlerinin hatırına Bir kaç tane de çivi vardı yanında Tahmin ediyordu orada da yalnız olacağını Dünyadan bir farkı yoktu ki aksinin Aptal tüyler çevreledi ama yüzünü Tekrar genç hissediyordu sanki Güneş gözlüğü bile bir değişikti Güneş yoktu ama, sadece ay, o da yarım
Reklam
Nasıl tarif ederim bilmiyorum. Deli gibi özledim mi denir ? Yoksa özlemimden deliriyorum galiba mı… Tek bildiğim artık dağıtıyor beni sevgim de özlemim de. Bi yanım kaç diyor bi yanım git diyor bi yanım ara özledim de bi yanım uyumuştur mesaj at. Sonra oturuyorum bi köşeye öylece kalıyorum yalnız başıma. Üstelik hiçbirşey yapamadan. Öylesine bomboş. Öylesine haksızlığa uğramış, uçurtmasının ipi kopmuş bi çocuk gibiyim. Sadece izleyebiliyorum. Koşsam boyum yetişmiyor uçurtmanın ipini tutmaya. Arkasından baksam içim acıyor. Birine söylesem uçurtmamın ipi koptu diye bırak boşver yenisini alırız gibi bomboş anlamsız saçma sapan teselliler. Yenisi eskisi vs değil mesela anlamıyorlar. Mesele sensin görmüyorlar. Bi sigaram anlıyor beni. Ara sıra rakım ve karşımda senin vesikalığın. Ama yetmiyor artık, ne duruluyor ne dayanılıyor ne kaçılıyor ne uzaklaşılıyor. Dümdüz hiçbirşey ilaç olmuyor sensizliğe. Aklımı kaçırıyorum diye korkuyorum bazen. Dur diyorum yapma oğlum. Delirme kaybetme kendini dur. Ya olacaksa da zamanı varsa, ya bi ihtimal varsa da sen delirerek onu da yok edersen diyorum. Dur emre diyorum dur. Kaybetme kendini. Kendini kaybedersen içindeki kocaman onu da kaybedersin dur. Ama inan durdurulacak gibi değil. Gerçekten değil. Dayanamıyorum…
aştığımı düşündüğüm şeyleri bunca yıldır aşamamışım, ne yazık. boşa geçip giden bir yaşam. zihnime dank eden bir şey: var oluş görevimi asla yerine getiremeyeceğim. kahverengi-sarı kumlarla kaplı kocaman bir çölde bedenim paramparça bir şekilde duruyor. gelip geçen hiç kimse yok ama gelip geçen herkes öfkeyle eziyor beni. paramparçaydım şimdi ezilerek yok oluyorum. sanki hepsi sağır edici çığlıklarla yaşamayı hak etmediğimi söylüyor. zaten ben yaşamayı ve yaşatmayı asla beceremedim. yarı bilincimle gelmeyen insanların sisler içinde uzaklaştıklarını görüyorum. böyle olsun istemezdim. benim seçimim değildi bu, kendimi içinde buldum sadece. keşke var olmaya yakınlaşabilsem, keşke bölük pörçük bu zihin ele geçirmese beni. ben galiba o kocaman çölde olduğum yere gömüleceğim.
Geceye bir şiir...
Ben senin sesine sarılırdım. Sen beni oysa sağır sanırdın. Ben seni görmüyor diye bilirken Öğrendim ki sen benim gözlerime tutkundun. Bu hikayede yanlış olan bir şeyler vardı Görmeyen bendim. Duymayan sendin. Görmüyor diye gözlerim Elimle yokladım kalbini ve eğildim sana Dedim ki "Sevgi bir şey istemez tamamlanmaktan başka" Duymadın beni ama hissettin galiba dediklerimi Tıpkı benim görmeyen gözlerime rağmen Senin bana bakarkenki Gülüşünü hissettiğim gibi. Sen gözlerime bakarken sanırım En son sesine sarılıyordum ben de Beni bırakmasın o diye Zira karanlık ışığın olmaması değil Suskunluğundur benim için. Senin sesleri duymadığın anlarda değil de Beni görmediğin zamanlarda Karanlığa kapıldığın gibi... Papatya. "Sevgi bir şey istemez tamamlanmaktan başka" Halil Cibran'dan alıntıdır :)
Daha önce hiç iyi bir insan ya da ona benzer bir şey oldum mu bilmiyorum, ama... galiba yardımsever biriydim...
Sayfa 23 - Kültür Yayınları
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.