Günaydın, tünaydın, iyi akşamlar veya iyi geceler...
Bu kitap o kadar güzeldi ki aman yarabbiiimmmm..
Ben bu kitabı okurken ilk girişte biraz ık mık edip sıkıldım, sonra sirk planları ve sirk açılış gecesinde o kadar heyecanlandım ki. Dark playlistlerimle araba köşelerinde bitirdim kitapcığımıı...
Bir sürü karakterimiz var, hepsini dışarıdan görüp okuyoruz. Ben çok beğendim, favori karakterim Kiko oldu. Çok zarif, bir kuğu gibi. Seni seviyorum Kiko!
Çok beğendim, büyülendim, ağladım, mutluluktan ağladım, of.. Çok ayrı yeri bende, çok! Özellikle 4. kısım...
Gidin okuyun, bir şey kaybetmez, kazanırsınız. 10/10!!!
Derin sessizliklere gömülüyoruz,
Aman bilinmesin,duyulmasın haykırışlar.
Boğuyor beni benliğim,
Yüreğimi sakatladılar bak.
Herkes beni boğacak olan ipe bir ilmek ekledi.
Ama kimse katil değil dimi?
Ben izin verdim hepsine,
Hangi beden hangi ruh acı çekmeye meyilli olur?
Ölüyor oluşumda herkes kadar payım var...
bendeniz hiç zora talip olmam, Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın “Lütfun da hoş kahrın da hoş” mısraını okurken bir büyüğümüz, “Aman ha siz öyle okumayın, lütfun da hoş lütfun da hoş,” diye okuyun; “kahrını çekemezsiniz,” buyururlardı.
"Videodakinin Saint olduğunu düşündüğümü nereden bildin?"
Boğazımdaki yumrunun etrafında April'a soruyorum. "Trevor'ın bunu bana gönderdiğini nereden biliyorsun?"
"Dün evime geldi." Kollarını ortasından kavrıyor. "Onu orada görünce neredeyse kusacaktım. Tanıştığımızda bana polis olduğunu söyledi ve onunla yatarsam senin adresini vermeyi teklif etti. Kimseye bir şey
söylemeyeyim diye bana şantaj yapmak için videoyu çekti. Evime geldiğinde, video seni Aziz olduğuna ikna ettikten sonra bile onu
reddettiğini söyledi." Dudağını ısırdı. "Sonra bana senin küçük erkek arkadaşının icabına bakacağını söyledi."
"Aman Tanrım," diye fısıldıyor Mack yine.
"Siktir." Ellerimi saçlarımın arasında gezdiriyorum. Trevor şu anda Saint'in peşinde olabilirdi.