Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Amine

Amine
@aminee11
Kendime notlar..
Bilinci donanmış insan, bilinci donanmamış insandan her zaman ve her koşulda daha etkili ve güçlü olacaktır.
Sayfa 189Kitabı okudu
Reklam
Sizin konuşmanızın kalitesi ve hoşluğu, karşınızdakinin dinleme kalitesinin bir sonucudur.
Sayfa 137Kitabı okudu
166 syf.
·
Puan vermedi
Her Müslümanın Ortak Davası Kudüs
Her Müslümanın Ortak Davası KudüsYusuf el-Karadavi
9/10 · 2.164 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Türk ve İngiliz arşivlerindeki tarihi vesikalar, İttihat ve Terakki Cemiyetinin yapı itibariyle Türklükle ve İslâm'la ilgisi olmadığını belgelemektedir. Kuruluşundan beri başkanları ve yöneticilerinden Türk asıllı olan bir kişi bile çıkmamıştır. Örneğin Enver Paşa'nın babası Polonyalıdır. Cavit, dönme Yahudilerdendi. Karasu, İspanya Yahudilerindendi. Talat Paşa Bulgardı. Ve Roman asıllı bir aileden geliyordu. Görünüşte İslam'ı seçenlerdendi. Ahmet Rıza, yarı Çerkez yarı Macardı. Nesim Ruso ve Nesim Mazliyah her ikisi de Yahudi idi. Sultan II. Abdülhamit'e karşı ayaklanıp onu tahttan indiren 'Jön Türkler hareketinin de en aktif üyelerindendir.
Reklam
İsrail, Mescid-i Aksa'nın yıkımını gerçekleştirmek ve bunu dünyaya ilân etmek için uygun zamanı kollamaktadır.
Kudüs İlk Kıblemizdir Kudüs'ün, Müslümanlar için en büyük önemi ilk kıblemiz oluşudur. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabı bi'setin onuncu yılı namazın farz kılındığı İsra ve Miraç Gecesinden başlayarak Mekke'de üç yıl; hicretten sonra Medine'de on altı ay boyunca Kudüs'e yönelerek namaz kılmışlardır.
Yüce Allah'ın mübarek kıldığını bildirdiği, Müslümanların ilk kıblesini ve Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) isra ve mirac mekânını içinde barındıran bu beldenin bugün işgal altında olmasının sebebi dünya Müslümanlarının birlik ve bütünlüğünü kaybetmiş olmasıdır. Yani mesele; Filistin'in karşı karşıya olduğu durumla veya Filistinlilerin işlemiş olduğu hatalarla değil, ümmetin genel durumuyla doğrudan irtibat- lıdır. Müslümanlar, Mescid-i Aksa'ya ve Kudüs'e sahip çık-ma sorumluluğunu kendi izzetine ve değerlerine sahip çıkma sorumluluğu olarak algılamalıdır. Bugün orada İslâm'ın ilk kıblesine iğrenç saldırılar düzenleniyor ve burası kirletilmeye çalışılıyorsa doğrudan ümmetin izzetine saldırılıyor, tüm dünya Müslümanlarının ortak onuru kirletiliyor demektir.
Kur'an Hayy sırrına mazhardır, insana girdiği anda öylece durmaz. Hayatiyet kesp eder.
Sayfa 118Kitabı okudu
Bir kimse tesirine inanarak Cenabı Hakk'ın isimlerini veya bu husustaki duaları bir dağa okusaydı, gerçekten dağ yok olurdu. (Hadis) Güçleri sonsuzdur, ancak bizim eksikliğimizden kaynaklı sonuç alamayız.
Sayfa 106Kitabı okudu
Reklam
Dilde hayat vardır. Konuştuklarımız, söylediklerimiz bilinçaltı için tohumdur. Ve onu, doğru ve yanlışlığına bakmadan uygulamaya koyar. Evet bu sözlerin, bu esmaların ve bu âyetlerin her birinin hava zerrelerinde oluşturduğu bir format var. Bir buton gibi düşünün bilinç altınızdaki kapalı kapıları açan bir anahtar. Evet kesinlikle hazinenin kilidini açacak bir anahtar.
Sayfa 101Kitabı okudu
"Kalpler ancak Allah'ın zikri ile mutmain olur." Saf bilinçle yapılan zikrin içine benlik girmediği için şifa külliyet kesb eder, yani bütüncül bir kapsam kazanır. Sonuçla ilgilenmezsin. Belki beklediğin gibi sonuç almazsın, ama tatmin olursun. Her halükârda tatmin olursun. İşte âyetlerin insana yaptığı şey, tam anlamıyla bu. Ayetler, sizin için en uygun ve olması gerekeni gerçekleştirir ve buna zemin açar.
Sorunsuzluk âlemine girmeden, ki gerçek şifadır, hiçbir şey halledilemez. Ve Kur'ân'ın her bir manası, sonsuz boyutları ile, seni, bulunduğun noktadan oraya çıkartabilir. Hastalık, musibet, sorun vs... Sadece senin hakkı hak ile bilmen için bir kurgudur. Bütün bunların hepsi oyun ve kurgu. Sana tek bir şey anlatılmak isteniyor. Bakış açını değiştir. Kendini bil. O zaman her şey değişecek. Tansiyonu iyi etmekle sadece kendini daha iyi hissedeceksin ama iyi olmayacaksın. İyi olmak bütün olmaktır. Bir zat öyle demişti: "Bana gelen insanlar, benden hemen bir zikir, bir kelime isterler. Ancak onlar, dinmeden sakinleşmeden onlara bir esmâ vermem. Çünkü o hırs ile kendi isteklerini gerçekleştirmek peşinde koşarlar. Belli bir hedef belirlerler ve sadece ona yönelik çalışma yaparlar. Araya benlikleri girer. Yani indirgenir, çözüm tam anlamıyla olmaz. Ve işin, tüm büyüsü kaçar. Bütüncül çözüm, ancak bütünü içeren bilginin yaşanmasıyla gerçekleşir. İşin ruhu bütünlüktür. Ama insanlar, sınırlı çözümlerle kendilerini kandırırlar."
Sorunları dışardan halletmeye çalışıyoruz. Halbuki içerden. Biz iç dairede tam olursak, varlık da bizim içimize göre şekillenir. Ebû Cehiller yine olacak, ama bu sefer onlar sizdeki aydınlığı göstermeye yarayacak.
578 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.