“Tasavvuf dünyasının mimarlarına göre iki şehir vardır: Biri, insanın içinde yaşadığı şehir; iki, insanın içinde yaşayan şehir.”
merkeb izinde su görüp deryayı gördüm sanma sen
derya odur kim ka'rını asla semek bilmez ola
Sayfa 333 - niyâzî-i mısrîKitabı okudu
öyle gerektir ki müslüman olan kişi dilini nereye gerekse kapup koyivermeye, kendüyi saklaya ve dilini zabt ede.
Sayfa 243 - eşrefoğlu rûmî - müzekki'n-nüfûs'tan*Kitabı okudu
Hak bir gönül verdi bana ha demeden hayran olur
Bir dem gelir şadi olur bir dem gelir giryân olur
Bir dem sanasın kış gibi şol zemheri olmuş gibi
Bir dem beşaretden dogar hoş bağıla bostan olur
Bir dem gelir söyleyemez bir sözü şerh eyleyemez
Bir dem dilinden dürr döker dertlülere derman olur
Bir dem çıkar 'Arş üzere bir dem iner
Sayfa 46 - yunus emreKitabı okudu
çeşmelerden bardağın doldurmadan koyarsan
bin yıl onda durursa kendi dolası değil
Sayfa 28Kitabı okudu
Yûnus'un meslektaşlarına göre kâinatta ortaya çıkan bütün celâlî tecelliler aynı zamanda cemâlî tecellileri içlerinde barındırırlar.
Sayfa 22Kitabı okudu
Yunus' un hararetini bizim tıkalı damarlarımız anlamaktan mahrumdur.
Nurettin TOPÇU Hoca
Bize Hak'tan gel olmadan
Ecel kösü çalmadan
Canın Azrail almadan
Gel Allah'a dönelim...
NİYAZİ MISRİ
Sayfa 360Kitabı okudu
Ben sanırdım alem içre
Bana hiç yar kalmadı
Ben beni terk eyledim
Bildim ki ağyar kalmadı.
NİYAZİ MISRİ
Sayfa 355Kitabı okudu
Hak'tan ayan bir nesne yok
Gözsüzlere pinhan imiş
NİYAZİ MISRİ
Sayfa 355Kitabı okudu
Nereden gelir yolun senin
Ya nerede varır menzilin
Nereden gelip gittiğin
Anlamayan hayvan imiş.
NİYAZİ MISRİ
Sayfa 355Kitabı okudu