Türkiye'de kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olmayışı, on ları dramatik karakterler olarak daha çekici hale getiriyor, kadınlar sayesinde günümüz Türkiye'sinin yüz yüze olduğu sorunları daha keskin bir dille iletebiliyorsunuz. Toplumun her katmanında (köy de Berdel, şehirde Mine, şehrin kenar mahallesinde Bir Yudum Sevgi ve yüksek sosyetede Dul Bir Kadın) kadınlar bir kimlik arayışı için dedir. Bu mesele Batı'da çözüldü, ama Türk toplumu şu anda bir geçiş sürecinde; bu süreci belki Iran'la kıyaslayabiliriz. Mine, bu arayışın başlangıcıydı. 1980'lerdeki feminist hareketle aynı döneme denk geldi ve çok başarılı oldu. Anadolu'da 200 kişi kapasiteli bir sinemaya 190 kadın geldiğinde yöneticiler kapıları erkeklere kapatmak zorunda kaldılar. Sinema kitlelere hitap eden bir sanat türüdür ve bu yüzden halkın taleplerinden etkilenir, tıpkı sanatçının çevresinden ya da oturduğu şehirde meydana gelen değişikliklerden etkilenmesi gibi. Ben bir film çekerken, seyircimi düşünürüm. Geleneksel olarak Türkiye'de seyircilerin büyük bölümünü de kadınlar oluşturmuştur.
Recep Peker, İkinci Dünya Savaşı'nın ortasında, 1942-1943 yılları arasında yeniden içişleri bakanı oldu. Fakat Türkiye siyasetindeki son önemli rolü­nü, yine bir geçiş sürecinde bu defa başbakan olarak oynayacaktı.
Reklam
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
Anlaşılan bugün modern bir devlet olma yolunda hızla ilerleyen ve küresel değişimden nasibini alarak oldukça köklü ve önemli bir değişim süreci içinde cemaatten cemiyete doğru bir geçiş topluma özelliği taşıyan Türkiye'de yaşanan modernleşme sürecinde eğitimin yaygınlaşması ve özellikle 1950'den sonra görülen ekonomik gelişme, sekülerleşme ile birlikte dini alanda bir canlanmayı da beraberinde getirmiş gözükmektedir.
Atatürk'ün himayesi ile yazılan ve 1931 yılından itibaren liselerde okutulan dört ciltlik tarih kitapları kaldırılıp yerlerine yeni kitaplar yazdırıldı ve okullarda Atatürk'ün kitapları yerine 1942 yılında okutulmaya başlandı. Metin Aydoğan "İnönü" adlı kitabında bu yeni kitapları şöyle değerlendirir: "Yeni kitap,
Sayfa 167Kitabı okudu
Türk'ün felsefesi, hiçbir zaman ırkçı olmamıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk milliyetçisi felsefe, hiçbir zaman ırkçı olmamıştır. Ziya Gökalp, Türkçülüğün Esasları adlı eserinde ırkçılık ile alay etmiş, “ırk atlarda aranır” demiştir. Bundan dolayı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasalarında “Türk, yurttaşlık bağı ile Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlı olan” şeklinde kabul edilir. Ancak, bu hukuksal yaklaşım, tarih, kültür, birlikte yaşama arzusu, din, dil gibi unsurlarla desteklenmiştir. Bir imparatorluk bakiyesinden ulus devlete geçiş sürecinde bu coğrafyanın ve tarihin Türk karakteri devlete damgasını vurmuştur.
Reklam
Tasarruf azlığı ve rekabet yetersizliği yüzünden oluşan cari açık büyümeyi düşürmekte, bu da işsizlik başta olmak üzere ekonominin istikrarsızlaşmasına yol açmaktadır. Ülkede yatırım oranı yüzde 21 civarında olduğu halde, iç tasarruf yüzde 12-13 düzeyindedir. Diğer yandan, yeterli büyüme (yüzde 5-6) sağlamak için tasarruf artırımı ile birlikte
Gümrük Birliği Antlaşması 2
Türkiye, böyle bir bütünleşmenin meydana getireceği politik ve ekonomik gücün farkındaydı. 1959 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu'na üyelik müracaatında bulundu. Topluluk ile 12 Eylül 1963 yılında imzalanan Ankara Antlaşması, Türkiye'nin tam üyeliğe giden yolunu, hazırlık dönemi, geçiş dönemi ve son dönem şeklinde üç aşamalı olarak belirliyordu. 1964'te başlayan hazırlık döneminin beş yıl sürmesi planlanıyordu. Ne var ki, 1972'de ancak tamamlanabildi. Bu süre içinde Avrupa Ekonomik Topluluğu tek taraflı olarak sanayi ürünlerindeki gümrük vergilerini sıfırladı. 1973'te başlayan geçiş döneminde Türkiye'nin hassas ürünler dışında, sanayi ürünlerindeki gümrük tarifelerini kademeli olarak 12 yılda kaldırılması öngörülüyordu. Ama ekonomik krizler ve 12 Eylül 1980'de yaşanan askeri darbe her şey alt üst etti. Avrupa Ekonomik Topluluğu Türkiye ile ilişkilerini askıya aldı. ... Bundan sonra Türkiye uyum sürecini hızlandırma yoluna girdi. Başbakan Tansu Çiller'in 6 Mart 1995'te imzaladığı Gümrük Birliği Antlaşması'yla üyelik sürecinde son aşamaya girilmiş oldu.
B. Müttefiklerin İstekleri ve Sonuçları:
1. Askerden Arındırılmış Bölge: (Müttefik istekleri): Türkiye'nin Trakya sınırının her iki tarafında 30 kilometrelik bir askerden arındırılmış bölge olmalıdır. Ayrıca Boğazların her iki yakasında genişliği değişecek şekilde bir şeridin askerden arındırılması gerekir. (Türkiye'nin cevabı): Türkiye Boğazların her iki yarısının
Sayfa 464 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
7 Haziran 2015 seçimlerine, bir önceki seçim gibi herhangi bir kriz ya da tıkanma olmadan, olağan seyri içinde gidildi. Seçimlere en dezavantajlı konumda giren parti Ak Parti olmuştur. Ak Parti, büyük bir siyasi risk alarak çözüm süreci denilen süreci başlatmış ancak bu süreç PKK'nın istismarları ve sabotajları sonucunda barışçıl bir seyir
Sayfa 319Kitabı okudu
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.