“Her birimize bir yolculuk bileti verilmiştir. Eğer yolculuk ilginçse (sıkıcıysa zaten tek suçlusu kendimiz oluruz), o zaman çevremize bakıp zevkini çıkarırız (ne de çabuk geçiyordur manzara yanımızdan!), çevredeki diğer yolcularla çene çalarız, sık sık kalkıp tuvalete ziyaretler yaparız, günah çıkarırırız… ama bileti kaldırıp da bakmaz, üzerinde yazılı son istasyonunun adını okumayız. Oysa açık seçik yazılıdır orada: Dipsiz Kuyu.”