Ey uzak kalp!
2 "Uzak Kalp" ( libbu rüqu), Babil Edebiyatına özgü ve neyi kapsadığı tam bilinmeyen bir ifadedir. "Uçsuz bucaksız kalp" anlamına da gelebilir (Yedinci tablet, 155). " Erişilmez" veya " derin" anlamı olduğuna dair görüşler mevcuttur.
Sayfa 15
Uzun bir alıntı ama bölünemezdi. Pek çok konunun özetidir.
İkili düşünce prensibi (Dualism) İran mitolojisinin en başta gelen özelliğidir. Hürmüz, gökte oturur. İyilik Tanrısıdır ve insanlara iyilik verir. Ehrimen ise yerde karanlıklar hükümdârıdır. İnsanlara kötülük getiren ve insanları iyi yoldan ayıran hep odur. Ama güç bakımından her ikisi de birbirine eşittir. İnsanları yaratan Hürmüz'dür. Fakat
Sayfa 421 - Türk Tarih KurumuKitabı okudu
Reklam
Gerçekten mertçe bir yaradılışa sahip bir erkek ağlayışı kadar kadında merhamet uyandıracak bir şey tasavvur olunamaz. Hele o kadın anne olursa...
Sayfa 65 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Dionysos şölenlerinde her şey birlikte yapılır ve bunun toplu yapılması içiciler için bir kurtuluş yoludur; çünkü sarhoşluğun toplulukça denetlenmesini sağlar. Tek başına içmek, Euripides’in Kyklops’u gibi içmektir, kısa sürede hayvani bir sarhoşluğa kapılmak, ilahi sahiplenmeden kurtulmak ve bilinçdışına dalmaktır.
Sayfa 40
Bu Kin ve Nefret Neden ?
Vulva "domuz" gibi alçaltıcı terimlerle anılıyordu ve Yunan edebiyatı kadın cinselliğine ve bilhassa da kadın cinsel organlarına karşı korku ve kinle doluydu . "Cinsel açıdan faal kadın, zincirlerinden boşanmak için pençe atan yabani bir mengiç, bir kancık köpek, bir merkep, bir çakaldır". Bütün yazı üsluplarında cinsel organlar aidoia yani ayıp uzuvlar sayılır. Vulva ya da vajinaya yönelik asla doğrudan bir atıf söz konusu değildir. Kadınlara karşı bu olumsuz tutum Yunan yaratılış mitlerinde de ifade bulur: buna göre, dünyanın sadece erkeklerden oluştuğu bir altın çağın ardından, kadınlar bir cezalandırma biçimi olarak yaratılmıştır lar. Bu, Yahudi-Hıristiyan perspektifinden yazılan metinlerdeki evrensel bir tutum olarak görülebilir, fakat antikite açısından Yunan anlayışı bir istisnaydı. Yakındoğu ve Mısır'daki komşu ülkelerin hemfikir olduğu bir bakış açısı değildi bu.
Sayfa 142
kitabımızın i‘câzını ortaya koyan üç özelliği
1. Söz Sanatı. Seçilen kelimeler, kelimelerin dizilişi, grameri, uygulanan edebî sanatlar, mûsiki ve kelimelere –dilin imkânları sonuna kadar kullanılarak– yüklenen mânalar taklit edilemez mükemmelliktedir. 2. Üslûp ve Şekil Özelliği. Kur’ân-ı Kerîm’den önce Araplar’da sözlü edebiyatın iki şekli vardı: Şiir ve nesir. Nesir de hitabet ile
Sayfa 33
Reklam
106 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.