Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Modern bilim, bilinmeyene doğru her durağında bir alçakgönüllülük dersinin beklediği bir yolculuk oldu."
Sayfa 37 - Ayrıntı Yayınları
Ama her şey yalnızlık içinde büyüdü. Büyüdü. İnsan sevgisi zaman zaman yalnızlığımızın boyutlarını aştı, zaman zaman da insanlar yalnızlığımızı birbaşınalığımızdan daha derin, daha dayanılmaz boyutlara iteledi. O zaman kentin denizlerini izledik. Dalgaların köpüklerinin sonsuzluğu anımsattığı bir zaman ışığında. Kuzey rüzgarının mavi-yeşile bürüdüğü suların yüzeyinde. O kentte kimse mutlu olmadı, ama kimse de mutsuz değildi. Çünkü kimse inanmaz mutluluğa.
Reklam
"Bir mavi balon mudur bu yaz İçi sevda dolu yolculuk, Kurtar beni artık ey çocuk: Dişleri papatyadan beyaz."
Sayfa 44 - YKY
Mavi Valiz
Bu mavi valize sığacak bütün yolculuk. Bütün geçmişim. Birkaç kez bırakıp başladığım sigara paketi, yaptığım yapmadığım ne varsa..
"Ey! Türk, Oğuz beyleri, milleti, işitin: Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe, senin ilini, töreni kim boza bilecekti?"
Sayfa 147Kitabı okudu
Mihraba adım atmadan önce, ayakkabılarını çıkarmalısın, yalnız ayakkabılarını değil, her şeyini de; yolculuk için giydiğin elbiseleri soyunacak, yanına aldığın yükü bırakacaksın; sonra çıplaklığını çıkarmalısın, çıplaklığının altındaki her şeyi, çıplaklığının altında gizli her şeyi çıkarmalısın, sonra özü, özün özünü, sonra geri kalanı ve sonra artıkları ve sonra ölümsüz ateşin pırıltısını da çıkarmalısın. Yalnızca ateşin kendisi mihrap tarafından özümsenir, ateş de kendini onun tarafından özümsenmeye bırakır; ne ateş ne mihrap birbirine karşı durabilir.
Reklam
50 senedir değişmeyen argümanlar
Mavi yolculuk boyunca gençlerimiz antik çağlardan kalma anıtlara, dağlara dizilmiş tiyatrolara, kayalara oyulmuş gömütlere, nasıl yaptılar bunlar diye, yapıcılığa şaştılar da; her adım başı örneklerini gördükleri yıkıcılığa hiç şaşmadılar.
Sayfa 226Kitabı okudu
Dünya hepimize yetecek kadar büyük. Göğe bir bak, evrenin ruhunu kavramaya çalış. Küçük mavi bir soluk nokta olan dünyamızda neyin kavgasını veriyoruz?
Sayfa 80 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
bağlı kollarım serbest değillerdi her manzarayı bağrıma basayım her şarkıyı her ırmağı ve her kuşu her dolunayı her ağacı ve her öteki insanı. yaşama fırsatını eli bağlı ağzı kapalı geçtim eli bağlı ağzı kapalı geçtik ve dünyayı sadece şirret duvarının dargörüşlü deliklerinden gördük ve şimdi işte tokmaksız bodur kapı karşıda işte bekleyen kapıcının işaretleri! yazmış olduğum o dar geçide elveda ya dönüp bakıyorum: zaman kısaydı ve yolculuk usandırıcı fakat biricikti eksiksiz. canıma değsin, şükürler olsun!
Başınızın üstündeki gök kubbenin ihtişamını idrak ettiğiniz oranda evrendeki yerinizin ne kadar küçük olduğunu da anlamaya başlarsınız. Bunu kavradığınız oranda sağınızdakini, solunuzdakini itmenin, kakmanın, hor görmenin, kırıp dökmenin saçma ve anlamsız bir şey olduğunu görürsünüz. Dünya hepimize yetecek kadar büyük. Göğe bir bak, evrenin ruhunu kavramaya çalış. Küçük mavi bir soluk nokta olan dünyamızda neyin kavgasını veriyoruz? Sonsuzluk duygusuna ve şuuruna sahip olmak insana dünyada edepli bir biçimde var olmayı öğretir.
967 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.