''Ben babanızdan ne gördüm, ne duyduysam öyle bir insanım,'' derdi o tartışmalardan söz açılınca.'' Bunun neresi siyaset kızım? Rahmetli severdi Atatürk'ü de İnönü'yü de... Toz kondurmazdı. Şimdi bir cemaat tarikat işleri çıkmış. Adamın arkasından konuşan konuşana... Din düşmanlığından giriyor, gavurluğundan çıkıyorlar.''
Sustuklarımız çoğaltıyor belki bizi. Sustuklarımız eziyor bizi aynı zamanda. Yassılaşıp genişliyoruz. Başka şeyleri de görmeyi de ancak o zaman becerebiliyoruz sanki. Dilimizden gözümüze, kulağımıza, damağımıza, derimize, hatta gerimize uzanan bir çizgi üzerinde büyüyor ruhumuz.
Reklam
Nirvana ve Brahma... Siz ne büyük kavramlarsınız; kavramları karartan, yok yere düzey tartışmaları çıkaran düşünce yoksulları karşısında...
"Ben insanların inekler gibi mutlu olmasını istemiyorum. Birilerinin ağzından çıkan her şeye, ya da kara kaplıda böyle yazıyor denildi diye, inanılmaz..."
Sevgili bilge; durum çok ciddi ben hiç iyi değilim...
Yokluk
Sultan hala elime koca bir bişi verdi.Sıcak sıcak,yumuşak...Evleri de yağ kokuyor,süt kokuyor,çuma kokuyor.İnsan nereye baksa gözü doyuyor. Sultan hala beni kapıya çıkardı.Ben utandım önce biraz konuşmaya,gidecenmi güzel kızım dedi Sultan hala.Akıllı kızım gitmeyeydin dedi...Gidecemde sultan hala, o bişiden daha varsa ver de Asi'ye,Ensar'a,Veysel'e birer parça götüreyim dedim. Sen çok yaşa dedi Sultan hala.Yanaklarımdam öptü;sonra da bir beze üç tane bişi sarıp getirdi. Bişileri sıkıca tuttum koynuma soktum...Kokusuna itler gelmesin diye.Eve getirdim.Birer tane verdim Asi'ye,Ensar'a,Veysel'e.Çok sevindiler.Çabuk çabuk yiyip bitirdiler.
Reklam
Bu sosyalistlik ne iyi şeymiş; insana hiç iş kalmıyor, ne bokluk varsa düzen yüzünden (Tuhaf bir kadın,s.103)
Sayfa 100Kitabı okudu
29 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.