Aşkın bir ateştir ciğer kebabım
Emrah ben seveli o hilal kaşı
Dehirde ne güldüm, ne murat aldım
Heman bade gibi doldum boşaldım
Ne kara günlerde kapandım kaldım
Zindan oldu mülk-i adilşah bana
Güller gibi gülzarda ol gülsün açılsın
Ben eyliyeyim zar u figan acımaz mı
Yine gözyaşiyle derdim kazayım
Şu firkatle taş bağrımı ezeyim
Elim tutmaz kalem alıp yazayım
Dilim varmaz söylemeye derdimi
Emrah iki gözüm olmuştur ırmak
Vermedi muradı neyleyim ol hak
Fayda vermez artık yare yalvarmak
Gayrı demez olmaz oldu ne çare
Şimden gerü nazlı yare küskünüm
Yıktı hatırımı barışmam gayrı
Alem bana gelip rica etsede
Çevirdim yüzümü görüşmem gayrı
Güzel keklik gibi kafeste olsa
Altun vezne ile cevahir tartsa
Yarim mahşer günü şefaat etse
Giderim mahşere görüşmem gayrı
Bu yılda Emrahi yarsız kışlasın
Varır isem o yar beni taşlasın
Şimden gerü bildiğini işlesin
Hiçbir umuruna karışmam gayrı
Sayfa 124
Bende bir yavruya gönül düşürdüm,
Yanağın benzettim nar tanesine,
Muhabbet sevdasını baştan aşırdım,
Asıldım zülfünün her tanesine,