Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
GÜZEL BİR HİKAYE PAYLAŞAYIM SİZLERLE :) Bir gün sormuşlar ermişlerden birine. “Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?” “Bakın göstereyim” demiş ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş “Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz” diye bir de şart koymuş. “Peki” demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.Bunun üzerine “Şimdi…” demiş ermiş. “Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe.”Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş sofraya bu defa. “Buyrun” deyince her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içmişler çorbalarını. Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan. “İşte” demiş ermiş. “Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse o aç kalacaktır. Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır.Şüphesiz şunu da unutmayın.Hayat pazarında alan değil veren kazançlıdır her zaman.”
Atatürk'ün Adalet'i... Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
Reklam
İnsanın kendine ait olan tek şeyi yaralarıdır. Dizlerinin yarası, gönlünün yarası, ömrünün yarası.. Büyüdükçe kendileriyle büyür, kimselerin göremeyeceği yerlerde saklanır. Görünür yerlerindeyse yaraları, yıllar geçse de sorduğunuzda şöyle derler; Bu yara, uzun hikaye... ~Mehmet Deveci
Uzun zamandır dalgın bakıyordum dünyaya, anlat dediler anlatamam, uzun hikâye. (Murat Özyaşar)
Uzun zamandır dalgın bakıyordum dünyaya, anlat dediler, anlatamam uzun hikâye. (Murat Özyaşar)
''Ayakkabılar eskir be Ali'm. Her şey eskir. Bak sen hala sevdiğim adamsın. Sen eskime... '' Uzun Hikaye filminden
Reklam
Başarı eski dünyanın insanlarını öfkelendirir Yıllar önce bir Amerika seyahatinin sonunda her zaman olduğu gibi yine New York’un Kennedy Havalimanı’ndan uçağa binmiş, İstanbul’a dönüyordum. Uçaktaki koltuk komşum yaşlı, iyi giyimli bir adamdı. Uçak belirli yüksekliğe ulaştıktan ve kemerlerimizi çözebileceğimiz duyurusu yapıldıktan sonra, hostesler
arkadaşlar linkli iletilere olan önyargınızdan dolayı bu güzelliği kaçırmanızı istemediğimden bir de burda paylaşıyorum: Merhaba! Bugün sizlere Aralık ayımı güzelleştiren bir servisten bahsetmek istiyorum. Öncelikle bırakayım da kendilerini tanıtsınlar: “Biryudumkitap.com, e-posta kutunuza her sabah 5 dakikada okuyabileceğiniz, en iyi hikaye ve
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.