Max Aub, İkinci Dünya Savaşı yıllarında, hem komünist hem de Yahudi olması nedeniyle Vernet toplama kampına gönderilir.
Buradaki tanıklıklarını, hiç alışık olmadığımız bir şekilde, Jacobo adlı bir karganın gözünden ve dilinden anlatır Max Aub, Karganın Elyazması Jocobo'nun Hikâyesi'nde.
Jacobo'ya göre insanlar, ilkel, bayağııdır.Kitabı bitirdiğimde hak verdim Jacobo'ya.️
Jacobo, kendi türünün yararına olacağını düşünerek yapar incelemesini.
Ne kadar doğru Jacobo'nun tespitleri...
"İnsanlar yirmi yaşında tüy döküp deri değiştiriyorlar.Bu yeni derilerine üniforma diyorlar; ülkesine, yani sınırlarına göre, genellikle bir ya da iki yıllarını bu şekilde geçiriyorlar.Sınırın çok önemli bir şey olduğunu aklınızdan çıkarmayın, ki aslında var olmayan bir şey ama işte insanlar sanki gerçekmiş gibi canlarını dişlerine katarak, diğerinin kuyruğu kapana kısılıncaya dek savunuyorlar onu.Bu canlılar var olmayan bu çizgileri netleştirmek üzere hayatlarını birbirlerini öldürerek yahut bir masanın etrafında toplanarak ve tabii ki bir anlaşmaya varamayarak geçiriyorlar." syf 70
"...Ayrıca insanların konuşmaları da doğdukları yere göre farklılık gösteriyor; insan dili karga gaklaması gibi evrensel bir dil değil.Bunca kötülüğün sebebi de bu ya zaten." syf 71
Çeviri Seda Ersavcı'ya, kapak tasarımı Cüneyt Çomoğlu'na ait.