Zayıf değildik, güçsüz değildik... Belki de akıntıya karşı biz kazanacaktık. Ama başarmak da değildi bu, hiçbir şeyi kullanamamak, uygulayamamak kadar hissizlikti bu. Teslim olmaktı sadece. Sulara, hayallere, insanlara, acılara kendimizi bıraktı tüm amaç. Tırmandığımız dağı yarıda
bırakmak gibi bir şeydi bu. Kaybolduğumuz orman ortasında yolu aramamaktı bu.
Umutsuzluk da değildi bu, vazgeçmekti.
Beklemekti belki de, ya da ölmekti içten içe.
Oturuyor ve beklemek istiyorsun sadece, bekleyecek bir şey kalmayana kadar beklemek.