Nasıl bir duygudur bu?. Bir insan, hiç gözünü kırpmadan, bir başka insanı nasıl öldürebilir? Nasıl bir kin yerleşmiş katillerin yüreğine?. Kim yetiştirmiş bunları böyle?
Türkiye bir garip ülke oldu. Yolsuzluklar, cinayetler hayatımızın vazgeçilmez unsurları yapıldı, kimsenin bu işlere aldırdığı yok. Toplum olarak cinayetlere de yolsuzluklara da alıştırıldık.
Sayfa 174 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Yaşamı yudum yudum içen insanlar vardır. Bir sevgi denizinde kulaç atmışlardır ömür boyu. Sevmişlerdir, sevilmişlerdir.
Bu dünyadan çekip gittiklerinde, dostlarına, taze buketler gibi anılar, şelaleler gibi kahkahalar bırakmışlardır.
Sayfa 214 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Bütün olup bitenlerin bazı rastlantılarla oluştuğunu söylemek için sadece kör ve sağır olmak yetmez, insanın bir de duygu ve düşüncelerinin kör olması gerekir.
Özgürlüklerin kısıldığı bir toplumda, insanlar, bir maskeli balodaymış gibi, kimlerle beraber olduğunu bile bilmiyor. Işıklar açıldıkça, maskeler çıkıyor, ve herkes gerçek yüzleriyle tanınıyor...
Bir kalem susar, yerini bir başkası alır. Bu kalemler tükenmez. Ne kelepçeler, ne demir kapılar, ne iddianameler ve ne de beş yıldan yirmi yıla uzanan hapis cezaları, bu kalemleri korkutamadı, bundan sonra da korkutamaz.
Sayfa 271 - Tekin Yayınevi 1995 Yılı 22.BasımKitabı okudu
Vur.... Öldür.... As....İpe çek... Dağ başında kurşunla... Sokak ortasında vur...Komando besle... Devlet dairelerine yerleştir..
Ne için.?
Kör vicdanlı politikacıların üç - beş günlük iktidar hırslarını doyurmak için hep....