Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Köy enstitülerini savunanlar buyrun bakalım.
Aşağıda gördüğünüz kız ve köy enstitüleri hakkında konuşacağız inşallah. Günümüzde hâlâ köy enstitülerini savunan müslüman insanlar görüyorum ve hayret ediyorum. Senin dinine karşı suikast olan ve mazlum, savaştan çıkmış yorgun insanların beynini yıkayan bir okul sistemiydi. Evet tarım sanayi inşaat vb. Dersleriyle o dönemin ve dönem şartlarının
Orda bir köy var, uzakta, O köy bizim köyümüzdür. Gezmesek de, tozmasak da O köy bizim köyümüzdür.
Ahmet Kutsi Tecer
Ahmet Kutsi Tecer
Reklam
ÖZÜR DİLERİZ! Öğretmenim, inanın bizler tebeşir tozuyla yoğrulup kara tahtaya adını yazdığımız anda yaşıyoruz hala. Küçücük yüreklerimize altın harflerle kazıdığınız en güzel yıllarımızın tadı hala damağımızda geziniyor. Bizler sizin en kıymetliniz olarak kalmak istiyoruz, lütfen merhametinizden nasibini almayan biri için bizi tebessümüz
Canım benim Sarı kara bir sansar olmak mı iyi? Bir tilki mi? Ya da o lacivert rüzgarlarına Basmak gönül yelkenini O bizim denizlerin Yağmuruyla, karıyla ve güneşiyle Sevmek mi doğuşu? Ve nice güzelmiş demek mi? Yorulup yaşamakla sarmaş dolaş Zorlu havalar sonrası Kuytu koy dingilliğinde Beraber türküler söylemek mi? Yalnız yakını ve kolayı sevmek mi murat? Ne bu yangın yeri geride kalan demek mi? Canım benim Seni böyle özlemek mi? Özlememek mi? Özlemek mi? Özlememek mi?
Benim gündemim hep ekonomi olacaktır.
Bizim kuzen tıp fakültesinden istifa etmiş... Yazılım mühendisliğine geçmiş... Bana da hiç demiyor... Bayramda konuştuk... Tamam güzel dedim... Bayraktar 'da işe başlıcam diyince yüzüm düştü... Bak kuzen dedim... Yarın öbür gün bunlar iktidar gibi konuşursa bunlara fena eserim... Sonra seni buradan çıkarırsalar şimdiden arana mesafeni koy dedim... Abi ben fiziği seviyorum matematiği seviyorum buradan devam edeceğim dedi... Bakalım Selçuk beni şaşırtacak mı? O derece kinliyim bunlara...
Onuncu Köy
Topladım valizi, sordum adresi Bilen var mı, onuncu köy neresi? Gitsem satın alsam, kaça metresi Bilen var mı, onuncu köy neresi? İnsan bu sürüde kaybolur yiter İnsanlar tanıdım insandan beter Burası son köydür, kaldığım yeter
Reklam
Oku gullersin...
Bu gün evdeydik fark ettim salonda kimse yok bomboş dedim kesin burda cin var sol elimle bi nah çektim sesi felaket yayildi neyse bizim köy evinde de kazlar civciv çıkartmiş dedim gideyim bakayım meyerse babam tel ile sarmis etraflarini bende teli görmedim takıldim ve düştim sol elim kan içinde kaldı sanirim çarptilar beni... sende anlat bi aninı
Hayatıma manşet istiyorum. Birkaç manşete ihtiyacım var, günler tekdüze Karton filmlerden yapılma bütün serüvenlerin içinden geçtiğimiz karanlık tünel bizim olmayan gündelik Büyük bir köy artık bana tanınan, dünya! ölüm tek ticaretin Biz söyleriz başkalarına kalır kelimeler sanal gerçeklikler için vurguna inmiş manşet Gözlerimize attıkları bandın sakladığı karanlık kimsenin ofsetinde kazınmıyor yalan sarmal grafik kendine çevriniyor Biz söyleriz başkalarına kalır kelimeler Rekabetten başka yapacak bir şey bırakmıyorlar bize Şerefin, haysiyetin, adaletin ve ümidin eski moda öyküsüne bir biletim var, alıp cezalı bir biletle değiştiriyorlar. Sesim hiçbir metinde tanınmayacak böyle giderse.
Murathan Mungan
Murathan Mungan
Kök yerinde ağırdır...
Bir Rum arkadaşıma sevimli bir kız soruyor: Bir Rum evinden gelen bir tepsi musakkaya karşılık annenin gönderdiği bir Anadolu mantısı ya da bir Ermeni evinden gelen midye dolma ve buna karşılık bir koca tabak baklava. “Biz İstanbul’ a 1984’te geldik. Siz ne zaman geldiniz?” Arkadaşım sakince cevaplıyor “3000 yıl önce.” Bu hayatın bizim gibi
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.