Sanayileşmiş ve gelişmiş ülkelerin gelişmesi bilindiği gibi, uzun bir olgunlaşma dönemi geçirmiş, büyük ticarî kazançların birikimi ve sosyal evrim sonucunda olmuştur. Öte yandan bu ülkeler, başlangıç noktasında ekonomik ve siyasal yayılmacılıkları sonucunda dünyanın büyük bir bölümünde ekonomik hayatı kendi çıkarlarına ve ihtiyaçlarına uygun biçimde düzenliyebilmek, sömürebilmek olanağına sahip olmuşlardır. Yine şu noktayı da gözden uzak tutmamak gerekir ki, gelişmiş ülkeler gelişmelerinin belli bir döneminde sermaye birikimini kendi emekçilerinin sömürülmeleri, büyük bir yoksulluğa katlanmak zorunda bırakılmaları sonucunda sağlayabilmişlerdir.
Sayfa 273Kitabı okudu
"İnsanlar özgürlük içinde eşitlik isterler, bunu elde edemedikleri zaman, kölelik içinde eşitliğe razı olurlar."
Sayfa 242Kitabı okudu
"Genellikle toplum yaşamında ve özellikle sanayi toplumu olmuş ya da olma yoluna girmiş toplumların yaşamında, işverenler güçlü, işçiler ise güçsüz kişiler sayılır"
Sayfa 239Kitabı okudu
Gerçekten de, 1961 AY.sı 53 üncü maddesi gelişmekte olan bir ülkede, hızlı kalkınma sorunu, sosyal hakların gerçekleşmesi kadar, belki daha da fazla önem taşımaktadır. Sosyal hakları gerçekleştirmek pahasına kalkınma hızını ağırlaştırmak gelecekte sosyal hakların gerçekleşmesini tehlikeye sokabilir.
Sayfa 233Kitabı okudu
Sosyal Devlet
Bundan başka, toplum hayatı içinde iktisaden zayıf durumda olan milyonlarca vatandaşın ezilmesine ve teker teker mahvolmasına seyirci kalan bir devlet, hem iktisadî gücünün hergün biraz daha kaybolmak, hem de rejim bakımından büyük sarsıltılara, çöküntülere uğramak tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor demektir.
Sayfa 208Kitabı okudu
Nasyonal-Sosyalist Devlet
Irkçı devlette entellektüellere değil, fakat savaşçılara ihtiyaç vardır. Gençliğin öğreneceği tek ideal nazi ideolojisi, yani ırkçı ideoloji olacaktır.
Sayfa 189Kitabı okudu
Faşist Devlet
Çünkü faşist devlette bireylerin sırf insan olmaları nedeni ile başlı başına değer ve varlık sayılmadıkları ve ancak toplumda yerine getirdikleri fonksiyonlar ile değer ve varlık kazanabildikleri kabul edildiğinden, bireylerin doğal eşitliğinden ve yasa önünde eşit olduklarından söz etmenin bir anlamı yoktur.
Sayfa 133Kitabı okudu
Kapitalist düzende siyasal demokrasi, kapitalist sınıfın emekçi sınıfı üzerinde egemenliğini gizlemeğe yarar.
Sayfa 85Kitabı okudu
Kapitalist üretim sistemi
Çalışan sınıf emeğinin ürününe sahip olmadan çalışmakta, buna karşılık diğer sınıf başkasının emeğinin yarattığı değerlere sahip olmaktadır, fakat kendisi çalışmamaktadır. Böylece her iki sınıf da insanı, insan yapan emeğine ve emeğinin ürününe sahip olma özelliğinden yoksun kalmaktadır.
Sayfa 76Kitabı okudu
Devleti ve Hukuku doğuran sistem:Kölelik
Toplum birbirleri ile çatışan iki sınıftan oluşmuştur: Köleleri çalıştıran sınıf ve köleler sınıfı. Kölelerin direnişlerini bastırmak için de özel bir baskı aracı yani devlet ortaya çıkmıştır. Devletle birlikte de yönetici sınıfın iradesi demek olan hukuk doğmuştur. Kötülüklerle dolu olmasına rağmen bu dönem yine de sosyal evrim içinde ileri bir adımdır.
Sayfa 69Kitabı okudu