Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ağlamak!Bu heyecanlanmanın en temiz Zayıflığın ağlaması olduğu gibi kudretinde hıçkırıkları ve gozyaşları vardır.Şu kadarki zayıflığın inlemesinde acındıran bir ses, kudretin hıçkırmasında ise gök gürültüsü sezinlenir.Ağlayamayan bir göz kuru kalbe açılan karanlık bir delikten başka birşey değildir .Ağlamayı bilen gözlerde duygulu yüreklerin dinmez dalgalanışını aydınlatan bir ışık yaşar.
Harun Reşid, Behlül Dânâ’nın kulübesine gelir ve ona insanlardan niye kaçtığını, saraya niçin gelmediğini sorar. Behlül susar. Harun Reşid saraya gelmesi için çok ısrar edince, (Danışmam lazım) der. Harun Reşid, (Kime istiyorsan danış) der. Behlül kulübeden çıkar. Bitişikteki helaya yönelir ama girdiği gibi geri gelir. (Danıştım, tavsiye etmiyorlar) der. Harun Reşid şaşırır, (Anlayamadım, kime danıştın, neyi tavsiye etmiyorlar?) diye sorar. Behlül der ki: (Heladaki pislikler lisan-ı hâl ile dediler ki: “Sakın insanların içine girme. Bak biz, taze meyveler, has ekmekler ve nefis kebaplar idik. Bir kere insanların içine girdik böyle olduk. Sen, sen ol onlardan uzak dur!”
Reklam
kudretli yüreklerin aşkı işte böyle olur severler lakin eğilmezler, ağlarlar lakin mağlup olmazlar.
Biz, umutların ,emellerin, hayatların battığını görmeye alıştık.
Duvarlar aştım ,ölümler atlattım, çöller dolaştım, dağları inip çıktım,sana kavuşmaya çalıştım...
Hamdolsun
İnsan,imanını birlikte götürebildikten sonra her yerde yaşayabilirdi.
Reklam
Hepimiz nasibimizi kaderimiz olan yerlerden ve ellerden alacağız
Allah'tan başka yüreğini açacak bir kudret bulamıyordu.
Sayfa 190
Koca koca harp gemilerini karada yürüten Türklerin bir kadın kalbini ne yükseklere ve ne derinliklere götürebileceğini o şaşkınlık arasında düşünmek için çabalayanlar ve bu düşüncenin hazzıyla yarı baygınlaşanlar da vardı.
Sayfa 35
Çünkü düşünen başa, yapan el yardım etmezse, düşünülen şey, genellikle bir hayaldan ibaret kalır.
Sayfa 33
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.