Başımıza gelen herhangi bir belada, etkisinden çok niyete bakarız...Damdan düşen bir kiremit bizi çok daha ağır yaralar ama kötü bir elin attığı taş gibi üzmez; taş hedefe değmeyebilir ama niyet yapacağını yapar...
o aralık bin türlü karışık ama tatlı düşlemlere dalardım; bunlar, belli bir konuda olmamakla birlikte, yaşamın zevkleri denen şeylerin en güzelinden daha güzeldi.
O zaman, gerçeğe olan aşkımdan dolayı gururlanarak; benzerlerimin hiçbirinde görmediğim bir yansızlıkla bu gerçeğe güvenimi, çıkarlarımı ve benliğimi feda ettiğim anlarda bile, kendi kendime uydurup doğru diye söylediğim şeylerin sayısı karşısında afalladım
Gerçek dertler beni daha az etkiler; uğradım dertlere katlanırım, ama korktuklarıma asla. Onlar telaşlı düşlemimle türlü biçimlere girer; genişler, büyür; onları beklemek, karşılaşmaktan daha korkunçtur; tehdit, vuruşun kendisinden daha kötü.