Harcamak, tüketmek ve bu döngünün tekrar edebilmesi için beklemek üzerine kurulu bir sistemin dişlileri arasında sıkışmış haldeyiz. Üreten belli, tüketen belli. Önceden belirlenmiş bir sistemde dönüyor çarklar. Sistem bize,
"Sen bana çalışmalı, benim kârım için ürettiğini tüketmeli, bittiğinde sana ne verirsem razı olmalı ve onunla da tekrar tüketmelisin," der.
Biz sıradan insanlar da gereğini yaparız.
İyileşmek
Kitapta geçen bir konuydu, kurgu zannettim gerçek çıktı resmen.
18. yüzyıl ortaları. Avusturya-Macaristan’dayız. O dönem ülkenin başında Habsburg hanedanından Maria Theresa var. Her Avrupa sarayı gibi, Maria Theresa’nın sarayında da günaşırı türlü türlü eğlenceler oluyor. Bir gün, François Pelletier bir ilüzyon gösterisi düzenliyor. Mucit Wolfgang von Kempelen de gelenler arasında. Kempelen, seyirci olarak
Birey ve Fert
Modern dünya İnsanı ekonomik bir hayvan haline getirmiştir, giderek artan bir sıkışma söz konusu , birey ve fert arasındaki farkı anlamamız gerekiyor
Kapitalizm bireyleri mekanik bir düzeye indirger, insan bu aşamadan sonra herhangi bir nesneden daha aşağı olur, daha güçlü olmak için çabalar , makyavelist bir tutumla hedefe yönelir , iz an ve hakkaniyet yok olur , toplum içerisinde birey çarklar içerisinde kaybolur, güçlü olan haklı ve saygın , zayıf olan gereksiz ve kaybeden konumuna düşer
Birey eşittir ve evrensel insan anlayışına sahiptir onun için teferruat gerekmez insanlar içerisinde bir insandır, bu dünya için vardır ,bu anlayış bize bir parçada olsa Batı insan modelini sunar
Doğunun insan modeli toplumu oluşturan ferttir , fert özeldir, ayrıca bir teferruattır ilgilenilmesi ,anlaşılması gerekilen, Allah’ın yarattığı bir kuldur, o ne mekanik nede salt bir ruhtur, bu dünya onun için bir geçiş güzergahıdır , yapılanların mutlaka sonrası için bir hesabının olduğunu bilir ,bu muhasebe onu sabra ve şükre teşvik eder çevresini kuşatır,insanı ve doğayı kutsamaz perde arkasında tüm mahlukatın mutlak yaratıcısını bilir ve kendini ona göre konumlar
Doğu ve Batının insan modeline baktığımızda bir çok ayrıştırıcı noktanın olduğunu görüyoruz fakat günümüz dünyasında , Doğu ve Batı insanı arasında neredeyse pek bir farkın kalmadığı gerçeğide ortadadır
Halit Aslan
“Sınıfında bir dahi görmektense birkaç eşek görmek daha çok memnun eder bir öğretmeni. Aslında bu tutumda da haksız sayılmaz, ne de olsa görevi olağandışı ve acayip kişileri değil, iyi Latince ve matematik bilen dürüst ve efendi orta sınıf insanını yetiştirmektir”
(Hermann Hesse - Çarklar arasında)
"Zaten genel olarak bir zamanlar her şey bambaşkaydı, şimdikinden çok daha güzel, çok daha güler yüzlü, çok daha canlıydı!"
Hermann Hesse, Çarklar Arasında
"Zaten genel olarak bir zamanlar her şey bambaşkaydı, şimdikinden çok daha güzel, çok daha güler yüzlü, çok daha canlıydı!"
Hermann Hesse, Çarklar Arasında
Yaşıyoruz rutin
Her gün diğerinin benzeri
Çarklar arasında minik bir çark