Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Savaş meydanında ardına bakan bir kral, eavaşı en başından kaybetmiş demektir.
İhtimaller üzerinde fazla durmak seni kararsız kılar. Kararsız kalan, hareket edemez. Hareket edemeyen, er ya da geç ölür!
Sayfa 131 - Samiray- Ana KurtKitabı okudu
Reklam
A-aa ne kadar tanıdık
Pugsar tapınağında rahipler ilahlarına hizmet etmeyi bırakmışlar, krallarının emriyle kendilerini halka sefaleti kabullendirmeye adamışlardı. Fakirliğin insanlara ilahların bir armağanı olduğunu, fakir yaşayanların öldükten sonra dünyada çektikleri tüm sıkıntıların karşılığını fazlasıyla alacaklarını iddia eden rahipler tüm bu anlattıklarına rağmen krallık hazinesinden aldıkları dolgun maaşlarından nedense vazgeçmiyorlardı.
Sayfa 109Kitabı okudu
Bizlere Türk olmak gibi onurlu bir miras bırakan Alp Er Tunga Han, Tomris Han ve tüm Türk büyüklerine sonsuz şükranlarımla ... Ruhları şad olsun ...
Sayfa 240 - PdfKitabı okudu
...Önce Pers Kralı'nın gövdesinden ayrılan başı, ardından da içi kan ile doldurulmuş bir tulum getirildi Han'ın huzuruna. Tomris Han Kiros'un başını kanla dolu tuluma daldırdı. "Sana daha önce söylediğim gibi kana doyamayan katil Kiros! Al işte, benim elimle kana doyuyorsun." Ardından başını göğe kaldırdı ve haykırmaya başladı. "Tanrım! Dedemin,(Alper tunga) babamın, oğlumun ve kanı yerde kalan tüm Türkler'in intikamını bana bağışladığın için sana şükrediyorum ... "
Sayfa 235 - PdfKitabı okudu
Ruhun gözleri, bedenin gözlerinden çok daha ötesini görebilir.
Reklam
...Türk soyunun Nuh peygamberin üç oğlundan biri olan Yafes'in en büyük oğlu Türk'ten geldiği, Tevrat dahil birçok kaynakta rivayet edilmektedir. ...Türklerden bahsediyorum ... Düşmanına saldırırken amansız bir kasırgaya, korkunç bir denize ve insafsız bir yıldırıma benzeyen Türk; dost yanında ve silahsız düşman karşısında bir seher yelidir, berrak bir göldür. Gönül açan bu yeli yıldırma, göz kamaştıran bu gölü coşkun bir denize çevirmek tabiatı inciten bir gaflet olur. İtalyan Şair, Tasso ...Türk kadınlarının en büyük süsü Türk oluşlarıdır. Onlar süslenmek için elmas veya zümrüt takınmıyorlar, belki üzerlerinde taşıdıkları o taşları süslemiş ve kıymetlendirmiş oluyorlar. Çünkü her Türk kadını canlı bir inci ve paha biçilmez bir pırlantadır. İngiliz Yazar, Lady Mary Wortley Montagu
Atların dört ayağı birden yerden kesildiği anda, geriye isabetli ok atabilme özelliği, tarih boyunca büyük bir üstünlük olarak nitelendirilmekle birlikte, yalnız Türk savaşçılarına has bir özellik olarak bilinmektedir. Özellikle Kurt Oyunu (Turan) taktiği uygulanırken kullanılan bu özellik, Orta Asya Türk toplumlarına girdikleri tüm savaşlarda büyük bir üstünlük sağlamıştır.
Sayfa 230
Kafesinden kaçmış birer kartal gibi, hiç yorulmamış ve aç kurtlar gibi, amansız bir Sayan Dağı fırtınası gibi üstümüze geldiler. Son askerimiz de orada can verdiğinde ve son bayrak da yere düştüğünde, onlar hiç arkalarına bakmadan ve hiç savaşmamış gibi sürdüler atlarını bozkıra. Prens'im, soruyorsunuz nasıl durdurabiliriz diye. Efendim Türkler durdurulamazlar... Çinli komutan Ho-Tsun'un Çin Prensi'ne yazdığı mektup.
Sayfa 220
İnsanları yücelten iki büyük meziyet vardır. Erkeğin cesur, kadının namuslu olması... Bu iki meziyetin yanında hem erkeği, hem kadını şereflendiren bir meziyet vardır. İcabında tereddütsüz canını feda edebilecek kadar vatanına bağlı olmak. İşte Türkler bu meziyetlere ve fazilete sahip kahramanlardır. Bundan dolayıdır ki Türkler öldürülebilir, lakin mağlup edilemezler. " Fransız İmparator, Napoleon Bonaparte
Sayfa 214
Reklam
Böyle adaletsiz bir savaşın sonunda birçoğumuz, belki de hepimiz uçmağa varacağız. Ama tüm acun bilecek ki rüzgar kadar hür yaşadık ve öyle de öleceğiz...
Sayfa 173
Türk'ün güzel yüzünü, kuvvetli endamını, pırıltıılı kostümünü, zarif tavırlarını, kibar gülüşünü, aslanca kükreyişini ftrçayla göstermek mümkündür. Fakat pek güç olan, Türk'ün özünü göstermektir. Bu öz, ay ışığı gibi, görülür fakat gösterilemez. - Fransız Ressam, Decamps
Sayfa 160
Türk, Herodot'tan, Tevrat'tan çok eski yüzyılların tanıdığı bir ulustur. Sadelik içinde görkemi, sükunet içinde ihtişamı, tahakküm kabul etmeyen bir yüreklilik, alabildiğine geniş bir fetih aşkı, sonsuz bir teşebbüs kabiliyeti, bölgelere uymaktan çok bölgeleri kendine uydurma zevki ve alışkanlığı Türk milletinin asırlar dolduran tarihinde açıkça görülür. Avusturyalı Ünlü Tarihçi, Hammer
Türkler ölmeyi biliyorlar, hem de iyi biliyorlar. Ben de ölmeyi bilen bir milletin yenilmeyeceğini bilecek kadar tecrübeliyim. Burada hiç yoktan ordular kurmak ve bu orduları ölüme sürüklemek mümkün. Bu imkanlardan bol bol faydalanıyorum. Fakat, meydana getirdiğim orduları sendeleten bir engel var: Türklerin yaşayan hatıraları! Üç-dört yüzyıl önce her kudreti ve her milleti yenen Türkler, şimdi de silinmez hatıralarıyla her teşebbüsü sendeletiyorlar. Hemen her yürekte bu korkuyu seziyorum. Demek ki yalnız Türkleri değil, onların tarihini de yenmek lazım. Bu durumda ben, Türklerin düzinelerle milleti idare etmelerindeki sırrı da anlıyorum. Onlar milletleri bir kere yeniyor fakat kazandıkları zaferleri ruhlara ve nesillere nakşedebiliyorlar. Avusturalyalı Komutan M. Montecuccoli
1.159 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.